Almanya
Seyahatimi bitirerek,
Trabzon’a,
Geri dönmüş oldum…
Almanya
Seyahatimin özetine gelirsek;
Almanya’da ki sokaklarda
Bir tane bile
Başıboş köpek, kedi bulmanız
Ve
Sahipsiz hiçbir hayvanın,
Sokaklarda dolaşması mümkün değil…
Almanya caddelerinde
Bir sefer bile
Korna sesi duyamazken,
Sahipli olan
Köpeklerin bile,
Eğitimli oldukları için
Havladığını işitmeniz mümkün değil…
Almanya’da,
Her tarafa
Sessizlik hâkim…
Güvercin,
Ördek veya başka bir yabani hayvana
“Doğal yaşamı
Bozuyor” gerekçesiyle,
Yiyecek vermek kesinlikle yasak…
Vergi kaçırmak,
Adam öldürmekten
Daha ağır bir suç olarak görülmekte…
Almanya,
Kurallar ülkesi
Ve
Kurallara uymayanlar,
Ağır şekilde cezalandırılmaktadır…
Her olayda
Polise haber veriyor ve
Çok geçmeden
Polis hemen geliveriyor…
Polisler,
Geniş yetkilere sahip
Ve
Şüphelendikleri birine
Çok ağır yatırım yapıyorlar…
Üstelik
Şüphelendikleri o kişi,
İsterse masum olsun…
Almanya’nın
Demokrasi ülkesi olduğu söylense de,
Birçok olayda bunun
Tam tersi olduğu kanıtlandı…
Nazi Almanya’sının
Yahudilere yaptıkları
İnsanlık dışı olayların birçoğunun
Aynısını,
Her fırsat düştüğünde,
Şimdi Türklere yapmaya çalışıyorlar…
Son olaydaki
Anne ve çocuklarının yanında
4 kurşunla öldürülen
Türk genci,
Başka bir ülke vatandaşı
Olmuş olsaydı, kesinlikle öldürülmezdi…
Aynı polisler
2 Alman kızına taciz
Ve
Tecavüz edip,
Birini köprüden atıp öldüren
ABD’li turist karşısında,
Sütünü dökmüş kedi gibi olması,
Bunun açıkça örneğidir…
Ben
Bunu sürekli
Tekrar etmekte beis görmem…
Türkiye’nin
Ege bölgesine İngilizler,
Akdeniz Bölgesine ise
Almanlar ev, arsa alarak yerleşmişler…
Akşamları
Bunların çoğunluğu,
İçip, mekânları dağıtıp,
İnsanlara eziyet etmektedirler…
Almanya’da ki
Türk gencine yapılan
Bu vahşi muamelenin aynısı,
Buradaki Almanlardan birine yapılıp,
Tabut içinde
Geri gönderilmesi gerekmektedir ki,
O zaman
Büyük devlet iddianız
Gerçek olmuş olur…
Yoksa
İcraatınız büyük devlet gibi olmazsa,
Ciddiye alınmadığı gibi
Hiçbir devlet,
Söylemle de büyük devlet olamaz…
Tabi
Benim söylediğimi
Yapabilmeniz için
Ekonomik olarak güçlü olmanız
Gerektiği gibi,
Vatandaşınız bir somun ekmeğe
Muhtaç ise
Sizin vatandaşlarınıza
Üçüncü sınıf
Vatandaş muamelesi yaparlar
Ve
Hiç sesiniz çıkmaz…
Ben,
Bir Türk gencine yapılan
Bu muameleyi
Bir türlü hazmedemiyorum…
Siyasetçilerimiz
Nasıl hazmediyor anlamadım?
Onların
Bize yaptıklarını,
Biz onlara yapmış olsak,
Bizim polislerimizin hayatı biter…
Polisliği bırakın,
Hapislerde çürürler…
Bakın
Göreceksiniz Alman Polislerin yaptığı
Yanlarına kar kalarak,
Bu olayın
Üstünü örtmüş olacaklar…
…
Neyse
Gelelim tekrar Almanya seyahatime…
Burada
Misafirhanede
Kalmam için aracı olan,
KTÜ Fen Fakültesi
Matematik Bölümü öğretim üyesi
Prof. Dr. Mehmet Akbaş Hocama,
Avrupa
Türk Basın Birliği Başkanı
Alipaşa Akbaş’a,
Mülheim Avrupa Türk
İslam Birliği Başkanı Ercan Bey’e,
Almanya’da
Beni çok güzel ağırlayan
Erkan Muhammet Uzuncan
Eşi
Nurhan Uzuncan,
Anne, babası ve çocuklarına,
Kent kent beni gezdiren
İşadamı Mustafa Kum ve eşine,
Beni misafirhaneden gelip alıp ağırlayan,
Eski mahallemizden
Saadet Bayram ve çocuklarına,
Frankfurt’ta
Beni yemeğe davet edip,
Çok güzel ağırlayan
Sultan Ustabaşı,
Eşi Dilek Ustabaşı ve kızına,
Sürekli
Çaya, kahveye ve
Yemeğe davet eden gurbetçilerimize,
Ve
Özellikle de,
Frankfurt’ta beni bir hafta
Misafir eden,
İşadamı Ercan Köse’ye
Çok ama
Çok teşekkür ederim…
Hepsi
Var olsun, sağ olsunlar…
Bu duygularla
Başka bir gezide buluşmak üzere
Hoş kalın, hoşça kalın…
05.01.2024
Rahman AYHAN
Gazeteci-Araştırmacı Yazar