Yaşadığımız ekonomik şartlar artık bu soruyu sormamızı gerektiriyor.
Evet, “çok mu zor. “
Denetlemek, çok mu zor.
Bir ürünün fiyatını tespit çok mu zor. Tüketiciyi korumak çok mu zor.
Dar gelirlilerin çoğu bu sorulara cevap bulmakta zorlanıyor. Yakıt fiyatları düştükçe her türlü taşımacılık ücretleri artmakta.
Üstelik bu fiyat düşüşü ne giyeceğe ne de yiyeceğe yansıyor.
Her gün marketlerde fiyat artışları devam ediyor. Pazarda meyve fiyatlarına bakılamaz hale geldi. Bunun gibi birçok sorun hala devam etmekte.
Devletin denetim görevlilerini görevlerini yapmaya davet ediyoruz.
Bir Ayçiçek yağının esas fiyatını bulmak bu kadar zor mu?
İlgili kurum Tarım ve Orman Bakanlığıdır. Yapacak olduğu işlem çok basittir.
Ayçiçek yağı satanların önde gelenlerinden iki kişi alır. Yağı üretenlerden de iki kişi alır. Kendi bünyesinden iki mühendis, iki hesap uzmanı alır. Bu yağın fabrika çıkış fiyatı bulunur.
Üzerine gerekli karlar konulduktan sonra son tüketiciye ulaşan fiyat bulunur ve halka sunulur. Bulunan bu fiyatın üzerinde satış olursa cezai işlem uygulanır.
Bu sistem tüm gıda ürünlerinde uygulanmalı. Yoksa serbest piyasa diyerek bu milleti ağlatmanın mantığı yoktur.
Hani çok söylenen bir söz de var. Cumhurbaşkanı her istediğini yapıyor. Her şey iki dudağının arasında diye. Bunun da böyle olmadığını gördük.
Artan maaşlar piyasa şartlarına göre anlamsız kalıyor. Bir an önce halkı bu kıskaçtan kurtarmak lazım.
Bir de her ortamda söylenen bir söz daha var.
İşte pahalılık var ama hiç kimse harcamasından, gezmesinden, tatilinden geri kalmıyor.
Değerli okurlarım, bu bir ölçü değildir. Herkesin sorumluluğu kendine. Har vurup harman savuranlar bunun kendilerine ne zaman zarar vereceğini tahmin bile edemez.
Üstelik Türkiye de ki gelir dağılımındaki adaletsizlik geçmişten buyana var. Şimdilerde iki kişi devlette çalışıyorsa yaklaşık 20bin Tl ye yakın bir maaş almaktadır. Tabii ki bu fiyat artışları iki çalışanı çok fazla etkilemez.
Ama, emekliler, bu maaşlarla birlikte nereye kadar.
Çözüm maaşların arttırılması değil. Denetimin arttırılması. Piyasanın kontrol altına alınmasıdır.
Sonra dar gelirlinin davası, “DENETİM” 23Tl olan bir yağ nasıl oluyor da 165TL-170TL -200TL olabiliyor. Bunun araştırılması yapılsın.
Yağın veya başka ürünlerin esas hak ettikleri fiyat bulunsun. Haksız kazanç elde edenler cezalandırılsın. Kayıt dışı ekonomi kontrol altına alınsın.
Bugün İstanbul turizminin büyük bir kısmını sağlık alanı oluşturmaktadır. Adına da sağlık turizmi diyorlar.
Ülke dışından her türlü sağlık sorunu ile gelenler özellikle güzellik, saç ektirme, estetik yaptırma amaçlı gelenlerin almış oldukları hizmetler vergilendiriliyor mu? Buna bakılmalı takip edilmeli. Spor da transfer zamanı başladı. Alınan transfer ücretleri vergilendiriliyor mu? Veya takip ediliyor mu? Milyon dolar alanlar 250binTl ücret gösterip vergi veriyorlar. Bunlar takip altına alınmalı.
Şimdi hasat zamanı fındığa ne fiyat verirseniz verin kimse memnun kalmayacaktır.
Sayın Cumhurbaşkanımıza buradan çağrımdır. Efendim lütfen şu üç maaş dört maaş alanları tespit edip görevlerine son veriniz.
Tasarruf genelgesi yayınlayınız. Sabahlara kadar harcanan elektrik israfına, son veriniz.
Milletvekili maaşlarını en yüksek dereceli memur maaşını aşmayacak şekilde ayarlayınız.
Milletvekillerinin yüzde onunu halkın içinden seçiniz. Ne olur orada bir çiftçi, bir emekçi kardeşimiz de olsa ne olur.
Son olarak istişarelerinizi “Ağaçtan düşen kişilerle yapınız”