Aylardan Ekim, havada Cumhuriyet Kokusu var. Pazar günü Cumhuriyet Bayramı, Cumhuriyetimizin 100. yılını kutluyoruz. 100 yaşında delikanlı, 100 yaşında koca çınar. Bu bayram ülkece özgürlüğümüzün bayramı... Cumhuriyet haftasındayız, herkes her yeri Türk Bayraklarıyla süslesin. Evler, işyerleri, sokaklar, caddeler… Her yer kırmızı beyaz ayyıldızlı Türk Bayraklarımızla süslensin. Mutlulukla, coşkuyla süsleyelim, bu güzelliği Allaha şükrederek gururla seyredelim.
Hani hep dilimize doladığımız nerede o eski bayram kutlamaları diyoruz ya... Bunu Türk halkı olarak biz kendimiz gerçekleştirelim. Genç yaşlı, kadın erkek, çocuklarımızla birlikte, erken kalkalım, giyelim en güzel giysilerimizi, ellerimizde Ay-Yıldızlı Türk Bayrağımızla dışarıya çıkıp, coşkuyla sokaklarda dolaşalım, gezelim bayram kutlayalım.
Bayramlarımızı sadece protokolün kutladığı, klasik prosedürlerin uygulandığı Bayram olmaktan çıkaralım. Kutlama demeçlerinden öteye geçemeyen herhangi bir gün olmaktan çıkaralım. Eskiden olduğu gibi; Halkın katıldığı, heyecanla sokaklarda ellerinde bayraklarla kutlama kortejinin geçmesini beklediği, stadyumların dolduğu kalabalık coşkulu Bayramlar kutlayalım.
Cumhuriyet Bayramı kutlamak için özel organizasyonlar yapılmasını beklemeye gerek yok. Bu vatan topraklarını Atalarımız, Atatürk ve Silah Arkadaşları, Mehmetçik işgalden kurtarmış, Cumhuriyeti kurmuş, bizlere armağan etmiştir. Hangi görüşten, düşünceden, inançtan olursak olalım, bu hepimizin Milli bayramıdır.. Önemli olan, var olan değerlerimizin zamanında kıymetini bilip, ilk günkü coşkuyla bu bayramı kutlayabilmektir.
Hepimiz; Türkiye Cumhuriyeti Devleti olmanın mutluluğunu, Cumhuriyetin kazanımlarının mutluluğunu yaşayıp kutlamalıyız. Gelenek ve Görenekleriyle, herkesin inancına saygı duyularak, Müslümanlığı en güzel, en temiz yaşayan ülke Türkiye Cumhuriyetidir. Vatanımızın, Bayrağımızın, Devletimizin, Milletimizin, Ülkemizin, Özgürlüğümüzün kıymetini bilip tekrar tekrar Allaha şükür etmeliyiz.
Yıllardır Orta Doğu’da, Afganistan’da, komşu coğrafyalarda yaşananlar ve en son Filistin’de yaşananları, hepimiz üzüntü ve ibretle izliyoruz. Oralardaki insanlara yapılan katliamları; genç, yaşlı, kadın, erkek, çocuk gözetmeksizin yapılan zulümleri görüyoruz. Özellikle kadınların ve çocukların yaşadığı zorluklar, uygulanan baskı, zulüm ve katliamlar gerçekten çok üzücü... Yaşadığımız bu coğrafyada ellerine fırsat geçse emin olun, Türkiye’ye daha beterini yaparlar. Güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz olduğu için çok şanslıyız.
Bizler Türkiye Cumhuriyeti Devleti çocuklarıyız. Bizler; aklı hür, vicdanını hür, irfanı hür, inançlı nesiller olarak yetiştirildik. Bizlere; “Ay Yıldızlı Bayrağımız” altında, vatanımızın bölünmez bütünlüğü öğretildi. Okullarda hepimiz tek tip siyah önlükler giyiyorduk, tek farkımız önlüklerimizin üzerine taktığımız beyaz yakalarımızdaki desenlerdi ama dünyalarımız çok renkliydi.
Biz de vatan aşkı ibadet gibidir. Bizler temiz Anadolu ailelerinin çocuklarıyız. Herkes farklı etnik kökenlerden gelsede; bizlere ailelerimiz, öğretmenlerimiz tarafından bir Ulus Devleti olma bilinci öğretilmiştir. Bizler, Türkiye Cumhuriyeti Devletinde; çocuk aklımızla bir Ulus devleti bilinciyle, birlik beraberlik içinde, hepimiz her zaman ”İstiklal Marşımızı ve Andımızı” başımız dik ve gururla okuduk.
Burası Türkiye Cumhuriyeti Devletidir. Türkiye Cumhuriyeti; Demokratik, Laik ve sosyal bir Hukuk Devletidir. Devletimiz; Ülkemiz ve Milletimizle bölünmez bir bütündür. Resmi dilimiz Türkçe’dir. Ay Yıldızlı Bayrağımızla, İstiklal Marşımızla özgürce yaşayabildiğimiz çok güzel bir Vatanımız olduğu için Allah’a sonsuz şükredip, vatanımızı koruması için dualar edelim.
Tek Vatan, Tek Bayrak, Tek Millet, Tek Devlet
Yaşasın Cumhuriyet. Dün, Bugün ve Daima “Cumhuriyet Sonsuza Dek…”
Cumhuriyeti kurup, bizlere armağan eden; Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü sevgi, saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz.