Trabzonspor adına,
sonucu bir çok anlamda çok şeyler ifade edecek olan ve bu anlamda ultra kritik bir müsabakada, takımımız
Ligin flaş ekibi Eyüpspor’u konuk etti.
Şenol hoca, Eren ve Mendy’nin yokluğundan faydalanarak iki yeni transfer Mustafa Eskihellaç ve Zubkov’u ilk onbirde sahaya sürdü.
Trabzonspor taraftarının maça ilgisi, soğuk ve iddiasız takıma rağmen azımsanmayacak derecede yüksek oldu.
Şenol hoca maç önü röportajında,
puan cetvelindeki konumumuz bize yakışmıyor, daha iyi bir Trabzonspor için yeni bir takım oluşturmaya çalışıyoruz, daha evvel ilk onbiri sayamazken, şu anda ilk onbiri aşağı yukarı sayabiliyoruz.
Ayrıca, bütün maçları final havasında düşünüyoruz ve buna göre oynuyoruz dedi.
Hoca böyle dedi ama, hiç de final havasında oynadığımız bir müsabaka olmadı Eyüpspor maçı.
Daha çok korkak, cesaretsiz ve yeteneksiz hamlelerimizle topuda oyun üstünlüğünü de Eyüpspor‘a verdik. Yani kötü bir oyun ve Trabzonspor vardı sahada.
Maçın ilk devresi Eyüpspor’un bariz üstünlüğüyle geçti.
Öyleki, maçın henüz başında yüzde yüzlük bir pozisyonda Uğurcan ile karşı karşıya kaldıklarında, Uğurcan müthiş bir kurtarış yaparak gole izin vermedi ve akabinde VAR’dan gelen uyarıyla Eyüpspor bir penaltı kazandı.
Bu penaltıyı da çok şükür gole çeviremediler. Ayrıca, 35. dakikada yine kaleciyle karşı karşıya bir pozisyonda kaldılar ancak, bu sefer beceriksizce topu dışarı attılar.
Şenol hocanın maçın ilk devresinde, Zubkov’a on numara pozisyonunda şans vermesi bu oyuncunun verimini düşürdü diye düşünüyorum.
Ayrıca, sol açıkta Nwakaeme’nin, ön liberoda ise Lundstram’ın, orta alanda Umut’un etkisiz oluşları ve bütün bunların akabinde ise, Banza’nın durgun, Vişça’nınsa şansız oluşu Trabzonspor’un ilk devredeki kötü oyununu ortaya çıkardı diye düşünüyorum.
Doğal olarak bunu gören Şenol hoca, Zubkov ve Umut’u kenara alarak, Ozan ve Cham ile ikinci devreye başladı.
Eyüpspor o kadar iyi hazırlanmış ve iyi motive olmuş ki, resmen yürüyerek adam geçiyorlar. Her alanda Trabzonspordan daha üstün bir oyun, ilk devre itibarıyla ortaya koydukları bir gerçek.
Maçın ilk devresi rakibe onca pozisyon vermemize rağmen 0-0 eşitlikle geçmesi, bizim adımıza şanstı desek yanlış söylememiş oluruz.
Maçın ikinci devresinde Trabzonspor iyi başladı derken, bu iyi oyun 5 dakika sürdü ve akabinde ilk yarıdaki kötü oyuna geri döndük diyebiliriz fakat, ilk devreye nazaran, bu oyuncu değişiklikleri gösterdi ki, Trabzonspor biraz daha derli toplu oynamaya başladı.
Maçın 60. dakikasında Nwakaeme’nin ani gelişen pozisyonda, ortaya yaptığı asiste, Lundstram takipçiliğini göstererek topun gelişine düzgün bir vuruşla, Trabzonspor adına golü kaydetti 1-0
Trabzonspor’un acil ihtiyacı olan bölgelere oyuncu transferi söz konusu iken, acil olmayan yerlere transfer yapması daha önceki dönemlerde yapılan yanlış kadro mühendisliğinin bir göstergesi gibiydi.
Küçük bebelere bile sorsanız Trabzonspor’un orta alanda oyunu yönetecek, maestro şefi gibi bir oyuncuya ihtiyacı var derdi.
Siz bunu bile bile halen o eksikliği dolduracak bir oyuncu transfer edemediğiniz gibi, acil olmayan kanat bölgesine yaptığın yeni transferi, on numara pozisyonda deneyerek oyuncuyu da zor durumda bırakıyorsun.
Bu hatayı sevgili hocam siz de gördünüz ve ikinci devreye Zubkov’u kenarı alarak yerine Cham’ı koyduğunuz ve oyun tamamen değişti.
Dolayısı ile gol de geldi.
Demek ki on numara pozisyonda yeni bir oyuncu transfer edemeyecekseniz, sezon sonuna kadar Cham’ı orada oynatmanız gerekiyor.
Maçın son anları oldukça heyecanlı ve hareketli geçti.
Trabzonspor’un son haftalarda iç saha performanslarının iyi olduğunu biliyorduk ancak, ligin de son haftalardaki flaş ekibi Eyüpspor‘un Trabzonspor’u zorlayabileceğini de tahmin ediyorduk. Öyle de oldu zaten.
Bu zor müsabakada Trabzonspor’un zor da olsa üç puan alması çok kıymetliydi.
İnanın deplasman performansımızın o kadar kötü olmasına rağmen gelecek hafta Beşiktaş deplasmanında bundan daha iyi futbol oynayacağımızı, hatta kazanabileceğimizi bile düşünüyorum.
Zor da olsa kazanmak gerçekten güzel. Bugün burada kazanmanın gelecek hafta İstanbul’da deplasman fobisini yeneceğimizin işaret olarak kabul ediyorum.
(2010-11 ŞAMPİYONU TRABZONSPOR)