Yaptığımız işi sadece Allah için yapmak manasına gelmekte. Kurani kavramları arasındadır. Kuran da pek çok yerde geçmekte.
İhlas öncelikle ibadetlerimize gereklidir. Hangi ibadeti yaparsak o ibadetin niyetinde sadece Allah olmalı. Allah dışında yaptığımız tüm ibadetler yok hükmünde. Belki dünya menfaati elde ederiz ama sonuç itibariyle halimiz ne olur bilemem.
Kuran’dan bir ayet vererek konumu detaylandırmak isterim. “Onlara sadece şu emredilmişti: Bâtıl dinleri bırakarak yalnız Allah’a yönelip ona itaat etsinler, namazı kılsınlar, zekâtı versinler. İşte doğru din budur.” (Beyyine Sûresi (98), 5)
Konum ile ilgili bir hadiste vermek isterim. İyi niyete dayanmayan, sadece gösteriş için yapılan ibadetlerin ve güzel davranışların Allah katında hiçbir değeri bulunmadığını Peygamber Efendimiz ibretli bir misâlle ortaya koymuştur. Bu hadîs-i şerîfe göre kıyamet gününde ilk defa bir şehid hakkında hüküm verilecek. Allah Teâlâ ona ne yaptığını sorduğunda:- Senin uğrunda çarpıştım, şehid edildim, diyecek. Fakat Cenâb-ı Hak ona:- Yalan söyledin. Sana cesur adam desinler diye çarpıştın, buyuracak ve o adam yüz üstü sürüklenerek cehenneme atılacak. Daha sonra ilim öğrenip öğreten ve Kur’an okuyan bir kimse getirilecek. Ona da ne yaptığı sorulacak.- İlim öğrendim ve öğrettim. Senin rızânı kazanmak için Kur’an okudum, diyecek. Allah Teâlâ ona:- Yalan söyledin. İlmi, sana âlim desinler diye öğrendin. Kur’an’ı ise, güzel okuyor desinler diye okudun. Nitekim öyle de denildi, buyuracak. O adam da yüz üstü sürüklenerek cehenneme atılacak. Hadîs-i şerîfin devamında zengin bir kimsenin huzura getirileceği, onun da malını Allah rızası için harcadığını söyleyeceği, ona, “cömert adam” desinler diye malını sarf ettiği söyleneceği ve diğerleri gibi onun da cehenneme atılacağı belirtilmektedir (Müslim, İmâre 152).
Kurani kavram olan ihlas ile ilgili böyle onlarca ayet ve hadis vardır. Onlara bakılabilir.
Sosyal hayatta ki görevlerimizde de Allah’ın rızasını aramalıyız. Allah için evlenmeli , Allah için nafakamızı kazanmalı ve Allah için evlenip ülkeye hayırlı evlat yetiştirmeliyiz vb. gibi.
Bu konuyu yazmaya niyetlendiğimde bir okuyucumla bunu paylaştığımda bana Nizamettin Hocam evlenme nasıl Allah rızası için olur?! Demişti de ben de kendisine yaşanmış bir olay anlatarak evlenmeyi bile Allah rızası için yapmamızın ne kadar da önemli olduğunu anlattım. Örnek şu ; Ünlülerden birinin hanımı kanser olur. Kadıncağız kocasına bey beni boşama ömrüm şunun şurasında bir hafta var veya yok. Bekle öleyim
ondan sonra diğer kadınla evlenirsin dediğinde kocası hanımına senden boşanacağım. Sen ne olursan ol der. Kadıncağız ne kadar dil dökerse döksün bir türlü kocasını razı edemez. Sonuçta kanser olan kadın bir hafta sonra ölür. Geride gözü yaşlı bir evlat kalır. Bu meşhur adam gider o kadınla evlenir. Şimdi anladınız mı?! Evliliğin bile nasılda Allah rızası için yapmamızın gerekli olduğunu.
Ameller niyetlere göredir…