Geçen hafta TRT!NİN mana kokan Seksenler dizisinde ilaç kullanımı esprili olarak işlendi. Evin reisi Fehmi’nin ateşi çıktığında komşular bir olup kendisine ilaç teklifi yapmaya başlarlar. Mahallenin çaycısı bende kırmızı bir hap var onu kendisine verelim der devamla mahallenin pastanecisi de bende de beyaz bir ilaç var onu kullanırsa şifa bulur derler! İlaç içildikten sonra mahallemizin muhtarı Fehmi’nin ateşi daha beter artmaya başlar. Tabi sonuç olarak mahalleli endişeye düşerler ve hep beraber Fehmi’yi hastaneye getirmeye karar verirler.
Evet konu gerçekten çok önemli. Yazımı bu sahneyi izledikten sonra ilaç kullanımına ayırdım. Bu hafta bu konuyu işleyeceğim.
Her şeyden önce ilaç mutlaka doktor kontrolünde alınmalıdır. Kesinlikle insan kafasına göre ilaç yutmamalıdır. Çünkü ilaçların bir yararı varsa on tane zararı vardır. Doktorlarımız bir hastaya ilaç yazarken tüm bu durumları göz önünde bulundurarak ilaç yazmaktadırlar. Hatta bazen doktorlarımız bile ilaç yazarken sıkıntı yaşamaktadırlar. Ne ki acaba bu yazdığım ilaçla şifa bulur mu endişesi taşımaktadırlar. Bir doktor bile ilaç yazarken bu sıkıntıyı duyuyorsa biz insanlar daha ne adına ilacı kafamıza göre alırız inanın bana bunu anlamakta zorluk çekmekteyim.
Siz hiç bir ilacın kullanım şartlarını ihtiva eden kağıdı okudunuz mu yani prospektüsü ?!Ben söyleyeyim. Ben okudum da inanın bana dehşete düştüm. İlacın bir faydası varsa ilacın en az iki sahife zararları üzerinde durulmakta ve kullanıcının doktor tavsiyesinden başkaca ilaç alınmaması tavsiye edilmektedir.
Kafamıza göre ilaç aldığımızda en önce böbreklerimiz büyük bir zarar görmektedir. Daha sonra da yan tesir veren etken maddeler vücudumuz da diğer organlara büyük zararlar yapmaktadır.
Bakınız bir örnek vereyim ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır. Bizim ülkemizde antibiyotik kullanımı son derece yüksektir. İnsanlarımız kafalarına göre bir burunları aktığında almaktadırlar. Sağlık Bakanlığımız bunun çok büyük zararları olduğu hatırlatıldığı halde insanlarımız yine de doktordan burunları aktığında kendilerine antibiyotik yazmalarını isterler. Doktorlarımız bu hastalara kendilerine antibiyotik gerek yok sana bir nezle grip ilacı yazmamız yeterlidir dese de bir türlü hastayı ikna edemez . Ve sonuçta da hasta ne eder kendisine antibiyotiği yazdırır. Tabi şifa bulacağı yerde vücut bu gereksiz ilacı aldığında şifa olacağı yerde daha büyük zararlar vücut ta görülmeye başlar. Ondan sonra da bizler bu basit hastalıklar niye kolay tedavi olmuyor yada tedavi süreci daha uzun oluyor diye şikayetçi oluyoruz. Hastalıklar ilaçlara uyum sağlamaya başladı da haberimiz yok.
Bazı kardeşlerimiz ilaç hastasıdır da haberi yoktur. Doktor kendisine hastalığının karşılığı olarak bir ilaç yazsa o doktora çıkışır ve kendisine niye üç beş ilaç yazmadın diye de fırça atar. Sizlerin anlayacağını bizlerin hastalarımızda biraz tuhaf. Şifa bulacağı yerde kendi iradesiyle vücudunu hasta ediyor da haberi yok.
Rabbim tüm doktorlarımızdan razı olsun. Hastalarımıza da acil şifalar versin…