Kısaca İslam düşmanlığı olarak tercüme edebiliriz. Yani insanları İslam’dan soğutmak için bir takım ayak oyunları oynamak demek.
Bu Avrupa ,Amerika ve İsrail direk olarak İslam’a karşı durma cesareti gösterememekte. Peki ne yapmakta biz Müslümanları dünya kamuoyunda cani olarak tanıtarak insanların İslam’dan uzaklaşmasını sağlayacaklar ve neticede de bu yolla savunmasız kalan Müslümanları ham yapacaklar.
Bakınız İslam coğrafyasına hançerini saplamış olan tüm örgütler onlar tarafından kurulup organize olmaları sağlanıp ve sonunda da kelle kesen bir vahşi olarak dünyaya tanıtarak işte sizin İslam ve Müslümanlar . Bunlarla dost olursanız onlar sizi bir punduna getirip kafanızı kesmek için fırsat kollamakta. O yüzden yakaladığınız ilk fırsatta onların kellesini alın derler.
Tabi bu örgütlerin kullanım süreleri dolana değin katliama devam ederler. Geride binlerce başsız kelle ve cariye olarak kullanılan on binlerce kadın. Irak ve Suriye bu yolla işgal edildi. Neymiş efendim bu adamlar kafa keserek insanlık suçu işliyorlar öyle ise onlar da buraları işgal edebilirler.
Yahu hiç düşündünüz mü ?! Bu Irak ve Suriye niçin işgal edildi?! Hangi sebeplerle işgal edildi?! Ben cevap vereyim hiçbir cevapları yok. İşin aslı tamamen Avrupa ve Amerika’nın bizlerin topraklarımızda ki maden yataklarıyla ilgileri. Bizlerin coğrafyamızda ki maden yatakları adamların ağızlarının suyunu akıtmakta. Irak işgal edildikten sonra Irak merkez bankasının altınlarını conilerin kamyonlarla çalıp Avrupa’ya ve Amerika’ya getirdiğini her aklı selim o günlerde ki medyaya düşen haber ve fotoğraflardan gördü. Biz Müslümanlar ölüyor derilerimiz soyuluyor ve madenlerimiz çalınıyor yine de ne hikmetse biz Müslümanlar insanlık önünde vahşi oluyoruz. Ya hu Kardeşim. Bizlerin toprakları işgal ediliyor. Bizlerin madenleri çalınıyor bizlerin erkekleri öldürülüp kadınlarına tecavüz ediliyor. Daha nasıl biz Müslümanlar vahşi oluruz inanın bana anlamakta zorluk çekiyorum.
Adamlar dünyanın öteki ucundan gelip coğrafyamızda katliam yapmakta ama yine biz suçlu oluyoruz. Adamlar haklı.
Ben burada Avrupa şöyledir Amerika böyledir demeyeceğim. Fakat söyleyecek sözüm olduğundan da şunu açık söylerim ki bizler vahşi değiliz. Bizler medeni insanlarız . Bizler asırlardır gittiğimiz beldeleri imar ettik. O bölge sakinlerinin mallarına canlarına namuslarına el uzatmadık. Bunlarla ilgili tarihimiz de yüzlerce örnek olduğunu hatırlatmak isterim. Dedelerimiz ninelerimiz Osmanlılar bu ilahi kelimetullah için yani Allah için sınırları genişletirken kesinlikle o bölge insanlarının haklarına saygı duymuşlardır. Kesinlikle bir asimile yani sömürge uygulamamıştır. Günümüzde canlı bir örneğini vererek konuyu özetlemeye çalışacağım. Reisimiz Recep Tayyip ERDOĞAN Libyalılarla sohbet ederken sohbetin bir yerinde Arap bir Profesör ayağa kalkıp Reisimizin yanına gelip “ Siz Türkler bizleri sömürdünüz! Dediğinde Reisimiz bu Profesöre sakin olarak bak sen Fransızca konuşuyorsun. Eğer biz Türkler sömürseydik sizler Fransızca değil Türkçe konuşurdunuz.” Demiştir. Bu kendini bilmez Prof. Salonu terk edip geldiği gibi başı önde salonundan ayrılmıştır. Bu canlı örnek bile biz Türklerin asla bir asimile yaptığımızın olmadığını ortaya koymaktadır.
Zaten eğer bizlerin dedeleri ve nineleri gittiğimiz her coğrafyada bir asimile yapmış olsaydık bugün gelinen noktada bugün dünyamızda ne bir Yahudi ne de bir Hıristiyan kalırdı. Durumun böyle olmadığına zamanlar ve nesiller şahittir.
Görüyorsunuz değil mi?! Bizlerin tarihinde kesinlikle bir milleti asimile etmek gibi bir durum yoktur. Günümüzde de aynı şekilde Türk Devleti komşularına rahat bir nefes aldırmak için operasyon yaptığı bölgelerde kesinlikle asimile etmemiştir. İşte Suriye…İşte Irak… Bu bölgelerde yaptığımız
operasyonlar kesinlikle o bölge ahalisinin rahatı içindir. Kesinlikle bir emperyal emel güdülmemektedir.
Şimdi sormadan geçemeyeceğim; Biz miyiz sömürgeci ve vahşi yoksa onlar mı sömürgeci ve vahşi ?!Bunun cevabını sizler verin…