Kim ne derse desin. Lider olmak başka bir şey.
Bunun da en bariz örneği T.C. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır.
Böyle yazıyorum diye bana kızmayın lütfen.
Ben zaman, zaman köşemde diğer liderlerin de yapmış oldukları iyi şeyleri yazmış taktir etmiş ve devamını dilemiştim.
Ama görünen o ki, Recep Tayyip Erdoğan farklı.
Bunu siz okuyucularımda gözlemliyorsunuzdur muhakkak.
Bugün dünyanın siyasi geçmişine baktığımızda, hangi ülkenin lideri hem Doğu’ya hem de batıya aynı perspektiften bakarak siyasetini kendi ülkesinin lehine çevirmiştir.
Şahsen ben örneğini bulamıyorum. Sayın Erdoğan Doğu ile de Batı şile de “Diyaloğu” üst seviyede yürüten tek lider.
Sayın Cumhurbaşkanı, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşta öyle bir rol oynadı ki, tüm dünyanın taktirini topladı.
Hele Tahıl sözleşmesinin yapılmasında ki katkısı. Birleşmiş Milletler Konseyinde BM Genel sekreterinin açılış konuşmasında Cumhurbaşkanımızın ve Ülkemizin ismini zikrederek konuşmaya başlaması her halde farklı bir ortamda konuşulması gereken bir durumdur.
Ermenistan ve İsrail ile ilişkilerde düzelme var. Ayrıca Suriye ile de görüşmelere başlanacağının işareti de verildi.
Dünya siyasetlerinde bir ülkenin ne dostu olur ne de düşmanı. Siz her komşunuza aynı mesafede durmanız gerekir. Bugün dost ama yarın düşman.
Hal böyleyken 6 lı masa ve diğerlerinin ne yaptığına bakmak lazım.
Her akşam haberlerde tartışma programlarının öncelikli konusu 6 lı masanın lideri kim olacak. İnanın “kına” geldi bu ne ya! Çıkın deyin ki şudur budur. Bu kadar basit.
Böyle yapmakla hem Milletin gündemini boşuna harcıyorsunuz. Hem de kendinize oy açısından olsun farklı açılardan olsun zarar veriyorsunuz.
Adaletten bahsediyorsunuz. Adalet getireceğiz diyorsunuz. Kendi Belediye Başkanınız mahkemeye gitmiyor.
Üstelik mahkemeyi bu davanın yürütülmesi ile ilgili suçluyor. Böyle adalet mi getireceksiniz.
Elâzığ’da sizi karşılayan halka biz şimdiye kadar sizi ihmal ettik buralara gelmedik bizi affedin ama biz bu işi yaparız bize oy verin. Öylemi!
Siz buralarda yeniyseniz daha çok işiniz var demektir.
Bir diğeri de ben PKK lığmışım ben Ermeni’ymişim ben neyim bir de ikide bir “Ulan” kelimesi ağızından düşmüyor.
Bir hanımefendiye yakışmayan bir kelime. Ne bileyim ben Tansu Hanıma da oy vermedim ama her zaman Hanım efendiliğini muhafaza etmiştir. Nezaketinden ödün vermemiştir.
Dolayısıyla seçime şurada ne kaldı 9 ay kaldı AK Parti ve MHP mitinglere başladı. CHP ve İYİ Parti de otogarlarda ve küçük açılışlarda zaman harcıyor.
Proje üretmiyorlar. Duyan varsa bize söylesin yazalım. 6 lı masa şöyle 6 lı masa böyle.
Bu iş böyle sonuç vermez. Son olarak ne demiş atalarımız
“İş Bilenin Kılıç Kuşananın”
Not: Her kişinin bir siyasi görüşü mutlaka vardır. Benim de var. Ama yazılarımda asla bunu ön plana çıkarmam bilinmesini istedim. Nihayetinde yanlışları ve doğruları yazmakla mükellefiz.