Son üç – dört günden beri hepimizin gündeminde olan hala da güncelliğini koruyan Konya Şehir Hastanesi'nde yaşanan dehşet verici cinayet. Konya’ nın Yunak İlçe Devlet Hastanesi'nde güvenlik görevlisi olarak çalışan Hacı Mehmet Akçay, Konya Şehir Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Ekrem Karakaya'yı silahla vurarak öldürdü.
Akçay, daha sonra aynı silahla kendi başına ateş ederek intihar etti.
Aslında bu olaya baktığımızda bizler toplum olarak ne kadar da olaylara karşı zayıf ve hissiyatlı davrandığımızın bir nişanesini karşımızda görüyoruz.
Evet, hayatın gerçeğini hep gözardı ediyoruz. Başımıza bir hal geldiğinde hemen bir günah keçisi arıyoruz.
Bizde hiç kabahat olmaz biz hiç yanlış yapmayız.
Ya hayatın gerçeği Allah CC bizi dünyaya getirdi, doğduğumuza inandık öldüğümüze de inanacağız.
Bu imani bir meseledir. Yani buna iman etmemiz gerekir.
Annemizi veya babamızı veya bizim kendi şahsımız doktora gitsek ve olumsuz bir şeyle karşılaşsak hemen doktoru veya hastayı suçlamaya başlarız.
Bu doktor anlamıyor. Veya hastayı “sen kendine bakmıyorsun” gibi kelimelerle demoralize ederiz.
İnsanız hasta da olacağız. Sonunda kimse bu dünyaya direk dikecek değil ya.
Her hastanın hastası iyileşmedi diye o hastanın doktorunu öldürmek mi lazım.
Belli ki bu işi yapanın akli dengesi yerinde değildir ve İmanı zayıftır. Onun için değerli okurlarım, hergün “Amentüyü okumak” ve iman tazelemek lazımdır.
Bunu böyle yazdıktan sonra farklı bir konuya da parmak basmak istiyorum.
Doktorlar veya başka iş kollarının her biri bizim için önemlidir.
Yaşanan bu münferit olayda bizlerde en az doktorlar kadar üzgünüz.
Ancak böyle bir olay yaşandı diye doktorların da bizleri cezalandırmasını yakışık bulmuyorum.
Doktorlar grev yaptı, sağlık ocakları açmadı gibi yanlış eylemler bizlere toplum olarak yakışmıyor.
Aynı gün siz grevdeyken bir hasta gelse ve müdahale edilemeden vefat etse bunun vicdan azabını kim çekecek. Böyle yaparak toplumu cezalandıramazsınız.
Her zaman söyleriz “heşeyin başı sağlık” o zaman sağlık önemli.
Doktorlarımıza gidenlerin hepsi ismi üzerinde “HASTA” doktorun görevi onun derdine çare olmak.
Bu noktadan hareketle hasta psikolojisini iyi tahlil edip hastaya ve hasta yakınına o şekilde yaklaşmak lazım.
Doktorlarımız bizim baş tacımızdır.
Bu eskiden beri böyledir. Böyle münferit olaylar sizlerin moralini bozmamalı aksine mesleğinize ve insanlığa daha çok önem vererek hareket etmlisiniz.
Doktor hasta ilişkisi önemlidir. Eskiden nerede bir doktor hastayı telefonla arayacak. Şimdi öyle değil, Bakıyorsunuz telefonunuz çalıyor sizi doktorunuz arıyor.
Bu Türkiye İnsanı için bir devrimdir. Bizler vatandaş olarak, doktorlarımızın kıymetini biliyoruz.
Sizlerden de ricamız sizde bizim kıymetimizi bilin lütfen.
Nede olsa biz hastayız.