Siyaset gündeminde özellikle seçim zamanında “gün doğmadan neler doğar” veya “siyasette zaman çok önemlidir”, “bu seçimin sonucunu kararsızlar belirleyecek” gibi klişeleşmiş sözler hep söylenir.
Uzun, zamandan beri siyasi gündemimizin bir parçası olan 6 lı masa, destekçilerine beklenen sonucu veremediği gibi masaya oturanların hepsi artık birbirlerine karşı tavır almış durumda.
6 lı masanın en önemli ayaklarından biri CHP bir diğeri de İYİ Parti idi.
Aslında İYİ Parti bence CHP’den de önde gelen bir konumdaydı. Zamanında da yazmıştım. İYİ Parti bu diyaloğun içerisine hiç girmese İYİ Parti olur.
Çünkü İYİ Parti seçmeninin tabanı belli. Büyük bir çoğunluğu MHP’den kopmuş bir kitleydi.
Bu MHP’den kopan kitlenin kopmasının asıl sebebi MHP’nin AK Parti ile iş birliği içerisine girmesini içlerine sindirememeleri oldu.
Böylesine hassas bir seçmene sahip olan İYİ Parti iktidar olma uğruna bu altılı masanın bir ayağını oluşturdu.
Aslında sonucunda böyle olacağını kestirmişti İYİ Parti kurmayları.
Son olarak Meral Hanım masada hiçbir şey konuşulmadı dedi. Biz HDP’nin olduğu yerde olmayız dedi.
İYİ Parti kurmayları 6 lı masaya baştan beri karşı olmalarına rağmen Genel Başkanlarına söz geçiremediler. Bu ortaklığa şiddetle karşı çıktılar.
İYİ Parti, kendi içinde bir hesaplaşma yaparak bu sunuca vardı.
Bu sonuç şunu teyit etmektedir İYİ Parti kurmayları Sayın Akşener’e karşı bir zafer kazanmıştır.
Bu da şunu gösteriyor. Artık İYİ Partide tek seslilik yok.
Bu sonuca varılmasında İYİ Parti içerisinde Yavuz Agıralioğlu gibi şahsiyetlerin gayreti çoktur. Kendisine buradan teşekkür ediyorum.
Peki başından beri bu oluşumun içinde olmayı ret eden bir İYİ parti olsaydı şimdilerde hangi konumda olurdu varsın onu da İYİ Parti kurmayları belirlesin.
Bu olaydan şu gerçeği de gördük ki; Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın rakibi yoktur. Dağılma aşamasına gelen 6lı masadan bir ortak aday çıkmayacağı belli.
Şimdiye kadar girmiş olduğu bütün seçimleri kaybeden ana muhalefet partisi yine yalnız kaldı.
Bu durum bana Sayın Hulki Cevizoğlu’nun şu sözünü hatırlatıyor. “Herkes Sayın Recep Tayyip Erdoğan ‘a karşı. Tamam da bugün bıraksa ülkeyi yönetecek adam yok”
Bir seçmen olarak soruyorum.
Ben neden CHP ye veya 6 lı masanın çıkaracak olduğu ortak bir adaya oy vereyim. Veya şu sözleri işiten bir Türk vatandaşı neden oy versin.
Aklını peynir ekmekle mi yedi.
HDP li Sezai Temelli bir konuşmasında “Burası vaat edilmiş topraklar”
HDP li Ahmet Şık “Bu devleti yıkmalıyız”
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu Hakkâri’de. “Burada ilan ediyorum Özerkliği getireceğiz.
Yine başka bir konuşmasında “FETÖ’cüleri göreve iade edeceğiz” Biz YPG’yi terör örgütü olarak görmeyiz.
CHP’li Gürsel Tekin “HDP ye Bakanlık vereceğiz”
Bunun gibi Müslüman Türk kimliğine Atatürk ve silah arkadaşlarının kurmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin altını kazmaya çalışan ortadan kaldırmaya çalışan bir oluşumun çıkaracak olduğu ortak adaya neden oy vereyim.
Küçük bir tavsiye ile sözümü noktalıyorum.
Merkez Sağ AK Parti çatısı altında birleşmiştir. İYİ Partiye düşen Sayın Bahçelinin çağrısına kulak vermektir.
Yoksa bu gidişle ana muhalefetin altında seyreden bir parti olmaktan ileri gitmeyecektir.