KTÜ,
İstanbul’daki iki,
Ankara’daki
Bir üniversiteden sonra
Trabzon’da kurulmuş,
Türkiye’nin dördüncü üniversitesidir…
İstanbul Teknik
Üniversitesinden sonra
Türkiye’nin
İkinci teknik üniversitesidir…
Son zamanlara kadar
Elit ve seçkin
Bir üniversite olduğu dillendiriliyordu…
Mezunları
Siyaset de, bürokrasi de
Ve
Türkiye’nin en seçkin
İş İnsanlarından olmuşlar,
Türkiye gündemine damga vurmuşlardı…
KTÜ’ de
Öğretim üyesi olmak,
Memur olup çalışmak
Veya
Öğrenci olabilmek ayrıcalıklıydı…
Bir sürü
Başarıya imza atıldı, orada…
Hele Rektörler,
Bilimde ileriye gitmiş
Yöneticilik vasfı
Ve
İnsan yönetme becerisi,
En üst düzeyde olanlardı…
Prof. Dr. Kemal Gürüz
KTÜ Rektörlüğünden sonra
YÖK Başkanlığı yapmıştı…
Prof. Dr. Aydın Dumanoğlu
Nezaketli ve
Adı gibi aydın bir yöneticiydi…
Rektörlükten sonra
AK Parti kurucuları arasında olmuş
Trabzon Milletvekili olarak
TBMM’de görev almıştı…
Prof. Dr. Türkay Tüdeş
“Dediğim dedik, çaldığım düdük” der gibi,
Emrini
Kimseye tartıştırmazdı…
Fakat
Çoğu kararı tam isabetli,
Devlet, millet
Ve
Kurum yararına olurdu…
Menfaat odaklı kesinlikle düşünmez
KTÜ’ yü
Zor duruma düşürmezdi…
Prof. Dr. İbrahim Özen
Her yerde eli olan
Çok aktif bir rektördü…
Çoğu proje
Onun yöneticilik vasfı ile
Trabzon’a kazandırıldı…
11. Gençlik Olimpiyatlarını
Trabzon’ kazandırması
Tam bir
Yönetici virtüözü olduğunu kanıtlıyordu…
Ondan sonra seçilen
Prof. Dr. Süleyman Baykal’ın
İlk dönemi,
Yine
Çok güzel giderken,
İkinci seçimden sonra
FETÖ olayı patlak verince
Gardı düşmüş
Ve
Görevinin sonunu öyle getirmişti…
Ama
Onlara oy veren öğretim üyelerine,
KTÜ’ye
Her zaman layık
Ve
Başarıyla yöneticilik yaptılar…
“En kötü karar,
Kararsızlıktan iyidir” sözü gibi,
“Seçimle gelenin en kötüsü,
Atama ile gelenin
En iyisinden bile, iyidir” sözüne çeviriyorum…
…
Fakat
Fakat
Seçim bitmiş
Her şeyde olduğu gibi
Rektörlerde,
Atama ile gelmeye başlamıştı…
Artık
Rektörlüğe atanacaklardan
Bilimsel olması gibi bir gerekçe aranmıyordu…
Rektörler,
Bilime ve insanlara
Hizmet edenlerden değil,
Biat edenlerden seçilir olmuştu…
Her kurum gibi
Üniversitelerde de kalite düşüyordu…
Artık
Bilimi düşünen çok az
Üniversite rektörü oluyor,
Dünyada
İlk 500 içine,
Bir tane bile
Türk üniversitesi girmiyordu…
…
İşte
Diğer üniversitelerde olduğu gibi
KTÜ’ ye de
Böyle bir rektör seçiliyordu…
Bilimi
Birçoğundan geride,
Ağır ceza mahkemesinde
Yargılanıyor olmasına bile bakılmadan
Atanması,
Çok garabet olarak duruyordu…
Atanması için tek neden
Hükümete yakın
Bir sendikanın kurucu başkanı olmasıdır…
Neyse
Gelelim ne anlatmak istediğime?
Hüseyin Örs
Trabzon Milletvekili
Seçilmeden önce
Ve
Halen daha
KTÜ kadrosunda görünmekte olan
Bir akademisyendir…
Çok naif,
Nezaketli bir hocadır…
TBMM’de
Bir Vandallığa ve şiddete maruz kalmış,
Adeta ölümden dönmüştü…
Türkiye’nin her kesiminden
Bu şiddeti yapan kişi
Kınanarak,
Hocaya “geçmiş olsun” dilekleri yağmıştı…
Ancak
Halen daha kadrosunda olduğu
KTÜ yönetiminden,
Hiçbir telin, kınama
Veya
“Geçmiş olsun” yazısı yok…
Atama ile gelmenin
En kötü tarafının biri de, o…
Haklıya, haklı,
Haksıza, haksız diyemezsiniz…
Bu zorbalığı
İktidar partisinin bir vekili yaptığı için
Onu kınayamazsınız…
Çünkü
Sizi hak etmediğiniz
Makamlara atayanlara karşı,
Boynunuz,
Kıldan bile daha incedir…
Mesela
Siz onların yaptıklarını görmezseniz,
Onlarda
Sizin ağır cezada yargılandığınızı
Görmez,
Görmek istemezler…
Allah (cc),
Hiç kimseyi,
“Haklıya haklı, haksıza haksızsın”
Diyemeyecek kadar,
Aciz ve zavallı yapmasın…
Bu duygularla
Hüseyin Örs Hocama
Tekrar
“Çok geçmiş olsun” diyerek,
Bu vahşeti yapanları
Telin ediyor,
Şiddetle kınıyorum…
12.12.2022
Rahman AYHAN
Gazeteci-Araştırmacı Yazar