Bugün sizlerle itikadı bir mevzuyu konuşmak isterim. Konu Rabbimizin bir ve tek oluşu üzerine. Bu konu dünya yaratıldı ve Peygamberler dünya üzerine gönderilmesinden beri konuşulmakta. Peygamberlerden Hz. Adem’den başlayan ve bizlerin Peygamberi Hz. Muhammet’e kadar tüm Peygamberlerin gündemindeydi. Tüm Peygamberler birbirlerinden haberdar olmadan hep aynı gerçeği haykırdılar. “ Bu alemin bir ve tek yaratıcısı var. O’da Allah Azze ve Celledir.”
Günümüzde dünya üzerinde mevcut inanışları araştırdığımız zaman ortaya çok farklı inanışlar çıkmaktadır. Gayri Müslümlere bakalım. Gayri Müslimlerden Hıristiyanlar ; Teslis yani üç ilaha tapmaktadırlar. Bunlar Baba , Oğul ve Ruhul Kudüs.
Tek İlaha tapmak felsefi olarak teist inanıştır. Bir başka tanımla monoteist inanışta denilmektedir. Peygamberler gönderilmeye başlandığından beri İslam inancını teist inancı ortaya koymuşlardır. Yani tevhit inancını. Kuran’da da bu konu pek çok ayette işlenmektedir. Konumuzla ilgili herkesin bildiği İhlas süresi Allah’ın bir ve tek olduğunu haykırmaktadır. Kuranı Kerim İhlas Süresi Ayet ; “ Söyle ey Habibim. Allah tektir…” Kuran’da böyle onlarca ayet vardır. Özellikle Mekke’de inmiş olan itikadı yani inançla ilgili hemen tüm ayetlerde bu konu başlı başlına işlenmektedir. İlgilenenler Mekki Süre ve ayetlere bakarlarsa oradan bilgileneceklerdir.
Hıristiyanlık gibi çok ilaha tapınma politeist bir anlayıştır. Yani birden çok ilaha inanma. Burada şöyle bir sıkıntı var. Çok ilahlı inanışlar insanlık nezdinde pekte itibar görmemektedir. Bugün Hıristiyan Avrupa ve diğer Hıristiyan ülkelerde insanlar akın akın İslam’a koşmaktadır. Bugün Hıristiyan ülkelerde ki insanlar İslam’a girdiğinden kiliseler boş camiler doludur. Oralardan gelen komşularımla bu konuyu konuştuğumda hep aynı cevabı alıyorum. Camiler dolup taşmakta.
Niye böyle çünkü akıl bile evrenin bir yaratıcısı olduğunu az biraz düşündüğünde anlayacaktır. Dünya hayatında bir ülkede birden fazla cumhurbaşkanı olamıyorsa aksi durumda ülkede huzur kalmazda ondan o zaman evreninde birden fazla yaratıcı olmamasını akıl hemencecik anlayacaktır. Aksi durumda evrende de bir düzen kalmazda ondan. Çünkü İlahın biri yağmur yağdıracak diğeri de güneş yaratacak. Düzen bozulurdu. Yada milyonlarca seneden beri erik ağacından erik olurda başkaca bir şey olmaz. Eğer durum böyle olmasaydı ilahın biri erik yaratacaktı diğeri ise aynı ağaçtan ayva yaratacaktı. Fakat milyonlarca seneden beri böyle bir şey görülmedi. Yani evren Allah’ın bir tek olduğunu haykırmaktadır. Kuranı Kerim Enbiya Süresi 22. Ayet ; “ “Eğer yerle gökte Allah'tan başka tanrılar olsaydı, ikisi de bozulurdu. Arşın Rabbi olan Allah, onların vasıflandırdıklarından münezzehtir.”
Yahudilikte de daha başka bir ilah inancı vardır. Onların ilahı Yahova Yahudileri üstün yaratmış diğer kavimleri ise onların kulu kölesi yapmıştır. Görüyorsunuz değil mi onlar da milli bir ilah inancı var. İşin ilginç daha bir yönü vardır. Yahudi ırkına dahil olmayanlar Yahudiliğe girmezler. Gülmeyin ne olur!
Öncelikle âcizane söylemek isterim ki Yahudilerle Hıristiyanların dindar olanlarınla bir sıkıntımız yoktur.
İlkel kabile dinlerinde ise aynen politeist bir anlayış vardır. Yani dünya üzerinde Hindular, Budistler ve Şitoistler gibi ilkel kabile dinlerine mensup olanlar çok tanrılı dinlere inanmaktalar.
Konu o kadar önemlidir ki asrımızdan binlerce sene önce antik Yunan’da yaşamış felsefenin kaşifi Aristo bile bu konuda Müslüman olmadığı halde bakınız bu konuya kafa yorarak ne buyurmaktadır ; “ Evrenin bu haline bakıldığında kendi başına olmaması lazım gelmektedir. Evreni yaratan Allah’tır. -Fakat anlayamadığı sonrası fikri- Bu kadar muazzam bir yapıyı yarattığına göre herhalde yorulmuştur. Şimdi dinlenmektedir….” Cümlenin sonuna haşa.
Tüm bu verilerden anlaşılan Allah bu evrenin tek ve bir yaratıcısıdır. Hüküm koyucusudur. Dünyamıza Peygamberiyle kutsal kitaplarıyla müdahil olmaktadır…