İktidar partisi
Ve
Yandaşı küçük partiler,
31 Mart 2024
Tarihinde yapılan yerel seçimlerde,
Kuruluşundan bu yana
Büyük
Bir hezimete uğrayarak,
Yenilgiyi tatmış oldu…
Peki
Bu hezimetin,
Sorumlusu kim veya kimlerdir?
Vatandaş
Bu yenilgi ile
İktidara ne anlatmak istiyor?
Yenilgiyi tadanlar,
İğneyi kendilerine,
Çuvaldızı ise
Başkalarına batıracak mı?
Yoksa
Hançeri karnına saplayıp,
Harakiri mi yapacak?
Yine millete
Yukardan bakıp,
Burun mu kıvıracaklar?
Bunun sorumluluğunu
Millete mi yüklemeye çalışacaklar?
Ben
“Dost acı söyler” misali
Bu durumu,
Sürekli gündeme getirip,
Yazılarımda yazmaya çalışmıştım…
Fakat
Burnundan
Kıl aldırmayanlar,
Bunları dikkate almadığı gibi
Bize diş bilemeye
Ve
Engellemeye kalkışmıştı…
Peki
Bu duruma nasıl gelindi,
Sizlere anlatayım…
Hak,
Haklıya verilmemiş,
Mazlumların
Hukuku çiğnenmeye devam etmiş,
Adalet şaşmış
Ve
Hepsinden önemli olan
Liyakatsiz insanlara
Yalnızca
“Bizdendir” denilerek,
Makamlar
Ve
Kurumlar teslim edilmişti…
Düşünün
Dünyanın hiçbir yerinde
Yolsuzluk iddiası ile
4 yıl boyunca
Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan
Ülkenin en önemli
Üniversitelerinden biri olan
KTÜ gibi
Üniversitenin başında
Durmaz, duramaz…
Yandaş olan
Bu rektörü kollarsanız,
Millet size öyle bir şamar vurur ki,
Vurdu bile…
Bakın
Her yazıdan sonra
Beni arayanlar,
“Sende
Sürekli olarak
Ağır cezada yargılandığını söyleyerek,
Bu durumu önemsizleştirmeye
Çalışıyorsun” demişlerdi…
İşte
Liyakatsizlerin bu durumu
Ekonomik göstergelerden,
Mülteci sorunundan,
Emeklilerin
Açlığa teslim edilmesinden bile
Önemli olan,
Liyakat sorunudur…
Liyakatsiz yöneticiler aracılığıyla
Kurumlar çökertilmiş,
Kuvvetler ayrılığı bitirilmiş,
İnsanların
Hakkına girilerek,
Sözlü sınavlarla yandaşlara
Makamlar dağıtılmıştı…
Her kurum,
Liyakatsiz insanların
Babasının malına dönüşüyordu…
En ücra köşedeki
Bir kuruma yönetici atanacağı zaman
Bir kişi
Ona karar veriyor
Ve
Atamasını yapıyordu…
İtiraz eden,
Sorgulayan bir kişi bile çıkmıyor…
Tabi
Partili Cumhurbaşkanlığı
Sistemi,
Tamamen fos çıkmış,
Bir kişi
Ne diyor diye,
Ağzına bakılır olmuştu…
Memurlara yapılan iyileştirme
Emekliye yapılmamış
Ve
Bütün emekliler
Adeta
Açlığa mahkûm edilmişti…
Son dönemlerinde
Huzurdan yoksun,
Rahat yaşayamayan emekliler,
İktidara
Adeta diş bilemişti…
% 80’i
İktidar partilerine oy veren emekliler,
Bu hor görülmenin
Faturasını kesmek için
Seçim dönemini beklemiş oldu…
İktidar
O kadar halktan koptu ki,
Emeklinin aldığı maaşının
Kiraya bile yetmediğini
Görmedi,
Görmek istemedi…
Bu insanlar ne yiyecek,
Ne içecek,
Nerden giyecek
Ve
Kış günü nasıl ısınacak
İktidardan kimsenin umurunda olmadı…
5-6 yerden maaş alanlar
500 Bin TL maaşı cebine koyup,
10 Bin TL alanlara,
Nasıl geçinmesi hususunda
Akıl vermeye çalışıyordu…
Ayda
Bin liralık bir kartla,
Onları kandırırız davasını güttüler…
Onların da
İnsan olduğunu,
Onuru ve şerefini düşünmediler…
Emekli,
Dilenci olur
Havasını oluşturdular…
Peki
Bunların sorumluluğu kime ait?
Tamamıyla
Sayın Cumhurbaşkanının
Sorumluluğu olduğu bu durumda,
Adeta
Tehdit dilini kullanarak,
Milleti ayrıştırdılar…
İstanbul’da
İstanbul adayının yanında
17 bakanı
Ve
Kendi de olmak üzere
Tek başına mücadele eden
Sayın İmamoğlu’nu
Adeta halk kahramanı yaptılar…
19 kişiye
Tek başına mücadele edip,
Seçimi kazanan Sayın İmamoğlu,
İstifa etmesi gereken,
Bu ağır yenilginin sorumlusu
Sayın Cumhurbaşkanının yerine,
Bir kahraman olarak benim adayımdır…
Bundan önce
“Topal Ördek” diyerek
Dalga geçtiği
CHP’li
Belediye başkanları,
Sayın Cumhurbaşkanının sayesinde
Artık
Topal ördek te değil…
“Gülme komşuna gelir başına” diye,
Atalarımız
Boşuna söylememiş…
…
Bütün Avukatlarımızın
5 Nisan
“Avukatlar Gününü” tebrik ederim…
Bu duygularla,
Hoş kalın, hoşça kalın…
05.04.2024
Rahman AYHAN
Gazeteci-Araştırmacı Yazar