Gelişmiş toplumlara baktığımızda, gelişmişliklerini önce Sanayii ye daha sonrada Tarımda ki çalışmalarına borçlu olduklarını görürüz.
Sadece sanayii veya sadece Tarımla gelişmiş bir ülke olmanız mümkün değildir.
Bu iki olgu birbirini tamamlar.
Sanayiniz gelişmişse bu gelişen sanayinizi Tarımla da birleştirmeniz eşleştirmeniz ve her iki kulvarda eşit adımlarla ilerlemeniz gerekir.
Sanayideki gelişmişliğini ileriye taşıyan ülkeler bugün “Bioyakıt” üretimine geçmiş durumda.
Hatta Biyodizel üreten ülkeler bile var.
Güneş enerjisi, rüzgâr enerjicisini kullanıp ülkelerinin ekonomik gücünü artıranlar şimdilerde tarıma ehemmiyet vermiş durumdalar.
Peki ülkemizde durum nedir.
Geçenlerde TTSO (Trabzon Ticaret ve Sanayii odası)nda düzenlenen bir istişare toplantısına davet edildim.
Toplantının esas konusu Trabzon’da yetişen ürünlerin tanıtımı ve bu ürünlerin gelir getirir hale getirilmesinin yanında yetiştirilen ürünlerden daha iyi verim nasıl alınabilir.
Başta Karayemiş meyvesinin tanıtımının yapılmasın hususunda görüş alışverişinde bulunuldu.
Hatta bunun için bir Karayemiş Festivalinin düzenlenmesi de gündeme geldi.
Doğrusu Trabzon’daki Tarımsal ürünlerin değerini bilmiyoruz.
Bunun başında fındık, karayemiş, kivi, aronya, ligarba, kokulu üzüm, hurma, elma gibi ürünler gelmektedir.
Trabzon insanın hemen, hemen hepsinin köyle ilintisi olmasına rağmen toprağı çok sevmemesi dikkati çekmektedir. Trabzon’da tarım 65 yaş üstü insanlara kalmış. Onlarda ne yapabilirseler.
Bir ara seracılık ön plandaydı. Şimdilerde o da yok.
Seracılıktan uzaklaşan üreticileri tekrar kazanma noktasında çalışmaların yapılması gerekir.
Devletin vermiş olduğu destekler çiftçiye iyi anlatılmalı. Çiftçiye pratikte de yardımcı olunmalıdır.
Şehir merkezinde tarımsal alanlar daha fazla bırakılmalı.
Hatta ayrılan bu tarımsal alanlara Trabzon’a gelen yerli veya yabancı turistlerin buraları da ziyaret edilmesi sağlanmalı.
Trabzon’da yetişen tarım ürünlerinin tanıtımı noktasında büyük katkı sağlayacaktır.
Şehir de Kent Bahçeleri oluşturulmalı. Bu bahçeler Belediyeler tarafından desteklenmelidir.
Trabzon hurması sahiplenilmeli. Bu ürün gelir kapısı olarak görülmelidir.
Özellikle gençler tarıma yönlendirilmeli bu işi profesyonelce yapmalıdırlar.
Karayemiş Trabzon’a has bir yemiştir. Bu yemişin tescili alınmalı.
Karayemiş ile ilgili Oluşturulacak olan kent bahçeleri üretici ile tüketiciyi, bir araya getirmeli.
Bu ürünlerin sağlık yönünden neye iyi geldiği nasıl tüketilmesi gerektiği anlatılmalı.
Bu tür meyveleri işleyebilecek fabrikaların kurulması buralarda işçi istihdam edilmesi bu işin ciddiyetini ortaya koyacaktır. Hem de her ilin sorunu olan göç ‘ü önleyecektir.
Hülasa-i kelam tarım olmadan sanayi de olmaz. Önce karın doyacak sonra alınan enerji ile sanayide çalışacak.
TTSO daki istişare çalıştayına TTSO Kadın Girişimciler Başkanı Ahsen Aydın, TTSO Koordinatörü Emrah Kaba, Trabzon Eski Tarım İl Müdürü, Ali Çankaya, Kadın Kooperatifleri Başkanı Melek Dinçer, Üreticilerden Temel Karluk, Emrah Kumbasar, Mustafa Atasoy, Arslan Şen, Cengiz Akyüz, Gazeteci Mümin Aydın ve 15 üretici daha katıldı.
Verimli bir toplantı oldu. Bir sonraki toplantıda Kent Merkezinde Kent Bahçeleri yapılması için yer araştırılmasına karar verildi. Umutluyuz.