Yegâne Din, İslam…

Önceden,
Cuma namazı için
İmamlar,
Bir hafta boyunca hazırlık yaparlardı…
Cuma Hutbesi için
Bir konu seçer
Ve
1 hafta boyunca bu konu üzerinde,
Araştırma yaparlardı…
Cemaat önünde,
Rezil olmamak için gayret gösterir,
Belki de,
Yüzlerce kez,
Hazırladıkları konuyu, okurlardı…
Her şeyin yozlaştığı gibi
İmamları da yozlaştırıp,
Okumamaya
Ve
Araştırmamaya yönlendirdiler…
Artık
Cuma hutbelerini
Diyanet İşleri Başkanlığı hazırlayıp,
Aynı konuyu bütün camilerde
Eşzamanlı işliyorlar…
Kırsal kesimlerde İmamlar,
Öğretmen, Memur,
Müdür gibi
Bir bilen olarak görülüyordu…
Fakat
Ne yazık ki İmamlarda, 
Bu furyadan nasiplenerek 
Bilgisiz
Ve
Sorgulamayan,
Bireyler haline getirmiş oldular…
…
Cuma günü
Köyüm Dolaylı’ da ki 
Camide,
Cuma namazı için toplandık…
Bu haftaki 
Hutbe konusu olarak,
 “Kuşkusuz,
Allah cc Katında 
Yegâne Din İslam’dır” Ayetinin,
Cevat Hoca,
Verdikleri kâğıttan okuyarak altını 
Doldurmaya çalışıyordu…
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın
Onlara verdiği hutbeyi
Akıcı hitabı ile 
Cemaate aktarmaya uğraşıyordu…
Her haftaki gibi
Konu,
Cemaati ve
Toplumu çok ilgilendirmediği için,
Uyuyanlar,
Kendinden geçenler çoğunlukta…
Oraya gelip,
Bu vaazı dinleyenlerin hepsi,
Yegâne din olan, İslam dinine bağlı
Ve
Eminim ki hemen hepsi
İslam’ın 
Yegâne din olduğunu biliyordur…
Toplumu ilgilendiren 
Bir konu seçip,
Cemaatin heyecanlı dinlemesini,
Niçin istemezler?
Cevat Hoca,
Eminim
Diyanet karışmazsa,
Çok iyi hazırlanıp, araştıracak
Ve
Toplumu ilgilendiren
Bir konu ile
Cemaatin karşısına çıkacaktır…
Suya
Sabuna dokunmayan,
Toplumun 
Uyanması için gayret göstermeyen,
“Uyu, yat, uyu” taktiği ile
Toplumu karanlığa mahkûm eden
Bir zihniyetle,
Karşı karşıyayız…
Mesela
Toplumu sülük gibi emen
Dünya menfaati için
Yapmadıkları rezalet kalmayan
Tarikatlara karşı,
Halkı niçin uyarmazlar?
Müslüman olmayan
Ülkelerde bile çok hassas davranılan
Fakat
% 98’i Müslüman olan ülkemizde
Yalan, 
Üçkâğıtçılık, 
Rant, rüşvet gibi hasletler, 
Niçin çok fazla?
Siyasetçiler,
“ İşi Ehline Verilmesi” hakkındaki,
Ayet-i Kerimeyi bilmiyorlar mı?
Bilmeyen siyasetçileri
Uyarmak,
İmamların vazifesi değil mi?
Hak,
Hukuk ve 
Adaleti gözetmeyenlerin yarın,
Sırtında büyük bir yük taşıyacağını 
Onlara hatırlatmak,
Kimin veya 
Kimlerin görevidir?
Halife
Hz. Ömer’in adaletini kim sağlayacak?
Makam ve para için
Bu kadar fırıldaklık niye?
Fakirliğin ne kadar güzel olduğunu
Söyleyip,
Peygamber Efendimizin (as),
Hasır üzerinde yatarken,
Vücudunda iz kaldığını anlatırken
Bizi hislendirenler,
Lüks,
Şatafat ve
Bolluk içinde yüzenlere ne diyor?
Halka,
“Azla yetinin,
Kanaatkâr olun” diye, vaaz edenler,
Yetimin hakkını çalıp,
Bir gecede
Parasına para katanlara, nasihat ediyor mu?
Yarın
Huzuru mahşerde,
“Bize hiçbir şey anlatmayıp,
Uyarmadılar” derseler,
Bu İmamlar, bundan sorumlu değil mi?
“Halka verir talkını,
Kendi yutar salkımı” diye,
Bir Atasözümüz var…
Bu da
Sanki öyle gibi…
“Eline,
Beline ve
Diline sahip ol” diye,
Nasihat eden 
Bir dine inananların yandaşlarını,
Eli uzun,
Önüne kim düşerse, kaçırmayan,
Kendinden başka herkesi
Eleştirip, 
Dedikodusunu yapan 
Kişiler durumuna, kim soktu?
İmamları,
Okumayıp, araştırmayan,
Sade bir memur pozisyonuna getirenler,
Halkın da uyanmasını istemiyor…
Önceden belediyelerde,
“Rüşveti,
Alanda, verende melundur” 
Hadis-i Şerifini duvarlara yazarlardı,
Şimdi 
O,
Tabelalarda kalktı…
…
Neyse
“Kuşkusuz,
Allah cc Katında 
Yegâne Din İslam’dır…”

23.01.2022
Rahman AYHAN
Araştırmacı Yazar