Her kentin
Değerleri ve
Önemli şahsiyetleri vardır…
Bu
Önemli şahsiyetlerin
Hayal dünyaları
Ve
Kendi doğru bildikleri doğrultusunda
Yaşam standartları olmuştur…
Trabzon’da buna,
Birçok örnek sayılabilir…
Tarihi çok eskilere dayanan
Trabzon’dan,
Kimler gelip, geçmedi ki?
Sanatla uğraşan
Ve
Sanatçı yetiştiren bu kent,
Kimleri yetiştirmedi ki?
Sinema
Tiyatro sanatçıları,
Ressam, Şair
Ve
Müzikle uğraşan sanatçılar…
1960’lı yıllara kadar
Bu kentin
Hemen her evinin içinde
Bir enstrüman çalınır,
Şarkı söylenir
Ve
Sanat toplantıları yapılırdı…
İsmi
Mehmet Akyüz…
Değirmendere’nin
Has delikanlılarından biri…
Hem öksüz,
Hem de yetim büyüdü…
Babaannesi
Ve
Büyükbabası tarafından büyütüldü…
Genç yaşında
Onlarda ölünce,
Allah (cc)’tan başka
Bu dünyada,
Hiç kimsesi kalmamıştı…
Öyle ki
Kimsesi olmadığı için
40 yaşına kadar evlenememişti…
Evlilik programlarına çıkmış,
Evlenmek istediğini
Her platformda söylemişti…
Hatta
Bu evlilik programında
Bulduğu,
Şimdiki eşiyle evlenmiş,
O da
Yuvasını kurmuştu…
Sanayi Mahallesine
Muhtar adayı olup, kazanamayan
Bu yetim ve öksüzün,
10 parmağında, 10 marifet vardı…
Meziyetlerinden biride
Çalgı çalıp, şarkı söylemekti…
Çok güzel sesi olan
Mehmet Akyüz,
Bir tarafta
Sokak sanatı yapıyor,
Diğer tarafta mısır satarak,
Yeni doğan çocuğunu
Ve
Ailesini geçindirmeye çalışıyordu…
Mısır arabası ile
Trabzon’u sokak sokak dolaşıyor,
Onu tanıyanlar
Bir taraftan mısır yiyerek,
Diğer taraftan
Müzik isteklerini söylüyor
Ve
Onun güzel sesinden dinliyordu…
Tabi
Trabzon sanatına
Katkı yapmaktan geri durmayan
Mehmet Akyüz’de,
Sanatçı
Ve
Sanat düşmanı olan
Trabzonlu yöneticilerin
Tepkisine
Ve
Hışmına uğrayanlardandı…
Sokaklarda sanat yaptığı için
Evine
Birçok ceza makbuzu ile
Mısır arabasına el koyulmuş,
Elinden
Ekmek teknesi alınmıştı…
Artık
Evine ekmek götüremiyor,
Eşine ve
Çocuklarının yüzüne bakamıyordu…
Trabzon sokaklarında
Direniş eylemine geçen
Mehmet Akyüz,
Yalnızca Adalet istemekte…
Tek suçu
Garip gureba ve
Mazlum olan Mehmet Akyüz,
Sırtını
Önemli birine dayamış olsa,
Ona yapılanlar, yapılabilir miydi?
Psikopat,
Esrarkeş olsa,
Yanına biri yaklaşabilir miydi?
Veya
Yüzsüz bir göçmen olsa,
Ona ceza yazabilir miydi?
Yalnızca
Suriyeli, Afgan
Ve
Diğer göçmenleri görmeyenlerden,
Onlara verilen ayrıcalıktan
Kendine de
Gösterilmesini istemekte…
Plakasız,
Eski püskü arabalar ile
Serbestçe
Hurda toplayan Suriyelilere gösterilen
İyi niyet
Ve
Müsamahayı,
Kendine de gösterilmesini istemekte…
“ Göçmenler
Bizim ülkemizde serbestçe
Kazanıyor da,
Bana
Niçin engel çıkartılıyor?
Ben dilenmek istemiyorum,
Çalışarak,
Çoluk çocuğumun
Yüzüne bakmak istiyorum…
Onlar,
Benim gibi,
Yetim ve öksüz olmasınlar” diyor…
İşte
Rahmetli Necip Fazıl’ın
Sakarya şiirinde dediği gibi,
“ Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya,
Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, Sakarya…”
Bu bağlamda,
Yöneticileri protesto eden
Ve
Oturma eylemi yapmakta olan
Mehmet Akyüz’e
Saygı duyar,
Bütün yüreğimle desteklerim…
11.11.2021
Rahman AYHAN
Araştırmacı Yazar
Nazım Mazlum 3 Yıl Önce
Ne güzel ifade ettin yaaa Rahman abi ağzına yüreğine sağlık. Bende razı olamadım Mehmet KARDEŞİMİZE yapılanları asla tasvip etmiyorum. İnşAllah rahat bırakırlar kendine özgü bir stil geliştirdi ki Trabzon sokaklarında böyle sanatçılara neden yer verilmez bir türlü çözemedim. Birde bu meydanda merdivenlerde iranlılara da bir şey demiyorlar neyse Mehmet kardeşime bu mücadelesinde başarılar dilerim. Trabzon bu sanatçıların şarkı türkü eğlenebileceği açık hava ses sanatçılara ihtiyacı var bende sesini duyunca memnun oluyorum. sanata sanatçı da bizim insanımız. Ayrıca sana da teşekkür ediyorum Rahman abi