banner240

İki gece 
Konaklama yaptığım,
Halamın oğlu
Enver Keşap’ın İznik’in bir köyündeki
Yazlığından,
Yine
İznik’te yeni tanıştığım
Fakat
Eski bir dost gibi
Kanımızın ısındığı
Mesut Egemen Bey arabası ile gelip
Beni alarak,
İznik’te ki terminale getirdi…
İznik’ten
Bilecik’in ilçesi olan
Osmaneli’ne 
Ve
Oradan da 
Bilecik otobüsüne binerek
45 dakika sonra
Bilecik’e gelmiştim…
Her zaman yaptığım gibi
Karayolları 
Genel Müdür Yardımcısı
Selahattin Bayramçavuş’un sekreteri
Ercan Gergin’in,
Benim için ayırttığı,
Bilecik
Karayolları misafirhanesine yerleştim…
Ve
İlk defa görüp,
Gezme imkânı bulduğum,
Bilecik’i,
Keşfetmeye çıktım…
Osmanlı’nın
İlk başkenti olan Bilecik’te
Ziyaret yerlerinden,
Osmanlı’nın kuruluşunun
Manevi mimarlarının 
En önemlilerinden,
Şeyh Edebali’nin türbesini ziyaret ettim…
Hemen yanındaki
Osman Bey’in eşi,
Şeyh Edebali’nin kızı Bala Hatun’un
Türbesinde dua ettim…
Hemen
Alt taraflarında
Orhan Gazi Cami’nde,
Bir vakit namaz kıldım…
Oradan da çıkınca,
“Osmanlı padişahları tarih şeridi” diye,
Bir parkın içine yapılan
Osmanlı’yı
Ve
Osmanlı padişahlarını tanıtan,
Önemli bir
Gezim alanı olmuş…
Bilecik insanının çoğunluğu
“Manav” denilen,
Yörüklerden gelme kişilerden oluşuyor…
Ancak
Muhacir ve
Çerkez de azımsanmayacak kadar
Burada nüfus var…
Hatta
Belediye Başkanı
Yugoslav göçmeni biri…
Bilecik’te dolaşırken
Hava sıcaklığı, 
Bir ara 40 dereceyi buldu, sanırım…
Serin yerlerde takılarak
Dinlenip,
Tekrar dolaşmaya çıktım…
Belediye başkanı ile
Buluşmak için
Belediye binasına gidince,
Başkanı beklemeye başlamıştım…
Aman Allah(cc)’ım,
Önümden geçen bir Huri
Bana selam verdi…
Yoksa
Yoksa o sıcaklığa dayanamayıp
Öldüm de,
Cennete mi gitmiştim?
“Merhaba 
Rahman Bey, hoş geldiniz” dediğinde, 
Rüyadan uyanmış oldum…
Meğer
Huri sandığım bu bayan,
Fani bir dünyalıymış…
O zaman
Çok ünlü bir artist
Veya
Çok ünlü bir mankendir diye düşünürken,
“Ben Belediye Başkanı
Melek mızrak Subaşı” diyordu…
“Ş,
Şeeee,
Şeeeeyyyy,
Bende 
Araştırmacı Yazar Rahman Ayhan,
Tanıştığımıza 
Memnun oldum” diye,
Kekeleyip durmuşum…
Neyse
Sayın başkanla ayaküstü
Konuşup,
Bir programına gitti…
Fakat
Benim ilk gözlemim,
Bilecik maceram
Ve
Sorduğum esnaflardan
Başkan hakkında
İyi bir izlenim alamadım…
Böyle güzel bir başkanın
Aynı şekilde
Güzel çalışarak,
Halkın gönlüne girmesini beklerdim…
Sokaklar o kadar pis ki,
Sayın başkana 
Böyle hizmeti yakıştıramadım…
Dünyadan
Ve
Ülkemizin değişik bölgelerinden 
Şeyh Edebali’nin
Türbesine ziyarete gelenler,
Çok kötü bir manzarayla karşılanmakta…
Hele ara sokaklar,
Belediyenin 
Hiç olmadığına işaret ediyor…
Akşamüzeri
Bilecik’te dolaşırken
Açlığımı yatıştırmak için
“İmren Izgara” diye,
Bir yere girdim…
Hayatımın en kazık fiyatlı
Yemeğini yiyerek,
Yarı aç
Masadan kalkmış oldum…
Ayrıca
“Gazeteciyim” deyince,
Telaşlanan iş yeri sahibi
İkinci bir fişi keserek, bana verdi…
Ben,
Niçin bunu yaptığını merak ederken,
“Stajyer kızın,
Yanlış fiş kestiğini” söyledi…
Orada
Hemen numara yaptığını anladım…
3 haneli fiş kesecekken,
Nasıl olsa kimse bakmıyor diye
2 haneli kesip,
Vergiden kaçırıyordu…
Benim gazeteci olduğumu anlayınca
Doğrusunu kesip verdi… 
Ve
Stajyer kıza suçu attı…
Kusura bakma da
Sen giderken, ben geliyordum…
Bunu yer mi?
Anadolu çocuğu…
Yarın
Osmanlı’nın kurulduğu yeri görüp,
Kuruluş,
Kurtuluş ve
Dirilişin şehri diye anılan
Bilecik’e,
Bir daha gelmemek üzere,
Veda edeceğim…
Bu duygularla,
Hoş kalın, hoşça kalın…

16.06.2023
Rahman AYHAN
Gazeteci-Araştırmacı Yazar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber