Yanlışa yanlış diyebilmeli insan. Hata yı kabullenmeli, karşı koyabilmeyi, savunmayı yapabilmeli. Gösterdiği saygının yapısına paylaştığı sevginin akımına kendisi de kapılmalı zaman, zaman. Paylaştıkça tat almalı, huzurlu olmalı. Hani diyoruz ya, “hep bana, Rabbena” düşüncesinden yana olmamalı, nefsini terbiye edebilmeli insan.
Dünyanın imtihan ölümün netice zamanı olduğunu unutmamalı, terazisi sağlam olmalı, menfaat, çıkar, yalakalık peşinde koşmamalı. Hayatın anlamı, yaşamanın sebebi olmalı, aldığı nefese şükür etmeli. Adam satmamalı, kendine yakın olanları, kendisini yıllarca taşıyanları sıraya koymamalı, kenarda tutmamalı, koruyup kollamalı. Hak verip çalışmışsa insan hakkını aramalı, sahip çıkmalı kimseye kaptırmamalı. Dua ediyorum, hak satmadım, kimseyi sıraya koymadım, kimseye sırt çevirmedim. Aldatmadım fakat aldandım. Kandım lakin kandırmadı. Sürüngenler ülkesinde boğulmamak için çok çabaladım. Güç kuvvet almak, birlik olmak için elinden tutmaya çalıştığım müspet görünümlüler tarafından ofsaytta itildim. Uzakta olmak güzel sürüngenler ülkesinden. Kalkanı ve kalkmaya yeltenenleri rengine, kimliğine ve siyasi görüşüne bakmaksızın çamura bulayanların yeridir orası.
Dua ediyorum, Rabbimin verdiği nefese, güce. Dua ediyorum, namert muhtaç etmeyen kudrete. Çarklar elbet döner benim dediğin elden uçup gider. Dünya fani be dostum, Sultan Süleyman’a kalmayan sana mı kalacak sandın. Hırsın helalinden olmalı, doldurmaya koştuğun küpüne haram bulaşmamalı, belki yarın belki yarından da yakın çıkacak bir yerlerden, dizlerini dövmek, ağlamak, sızlanmak işe yaramayacak. Boğulacaksın kırdığın testiden akan gözyaşlarında, ibret olacaksın mazlumun ak tahtında. Kimse kurtaramayacak seni, ayarttıkların kaybolacak, rüyalarında ter boşalacak yürüdüğün zaman darağacına. İyisi mi yol yakınken eğri büğrü olma, sen ol, kendin ol, kıvırma kendini koyma başkalarının yerine, atıp tutma bir hiç uğruna, kaş göz oynatma, arkadan iş çevirme, her ipte oynama, ip çürüyüp koparsa çakılırsın tepe taklak çukura. Kalp kırma, kırılan kalpleri onarmaya çalış, kalbin kirlenmişse gönül temizliği, nefis temizliği yap lifinle sabununla, aklan paklan vebal alma ürküttüğün gözlerden, zehir zıkkım olur yediğin içtiğin sana son nefesinde. Ölüm var, yol yakın, bak zaman su gibi geçiyor, kurtardım, götürdüm deme kendine, bohçanın dibi delindi dökülmeye başladı, sermayen bir nefesin kaldı elinde avucunda. Kıymet bil, unutma, sahip çık sana kucak açan dostlarına. Sesin kısılmaya başladı sanki. Rabbim biliyor mazlumu, sıkıntıda olanı, sokaktaki hayvana, gökteki uçan kuşa, kış uykusundaki karıncaya kimsenin gücü yetmiyor, koruyanı kollayanı var. Sıkıysa kurtar kendini, ne halt yediysek bize musallat oldu dermansız dert. Kısaca, farkımız insan olmamız demiş şair ama gel gör ki Hz. Mevlana son noktayı da şöyle koymuş, “Nice insanlar gördüm üstünde elbisesi yok, nice elbiseler gördüm içerisinde insan yok”. Birde; zalimler için yaşasın cehennem.
Kemal Özdemir
Çamura Bulanmak..!
Dikkat!
Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.