İktidar,
22 yıl boyunca
Bu ülkenin bütün kazanımlarını
Elden çıkarmış,
Hak, haklının değil,
Güçlünün yanında olmuş,
Hukuk,
Herkese eşit uygulanmamış,
Adalet,
Kesinlikle sağlanamamış
Ve
Liyakat
Tamamen bitmişti…
Fakir, daha fakir,
Zengin ise
Servetinin hesabını bilmeyecek kadar
Çok
Servet sahibi oluyordu…
Sayın Cumhurbaşkanı,
Muhalefet partilerin
Ekonomi hakkındaki görüşüne
Ve
Vatandaşın geçimi çıkışına
Sürekli olarak,
“Bekâra karı boşamak kolay” diye,
Sorumluluk
Sahibi olmayanların,
Bol keseden
Attığını belirtiyordu…
Geçenlerde
Sayın Cumhurbaşkanının
Mültecilerle alakalı
Eski konuşmasını yazmış,
Bugünkü durumdan
Çok daha iyi durumdaki
300 Bin
Bulgaristan göçmeni soydaşlarımız için
Söylediklerini anlatmıştım…
Rahmetli Özal’ a
300 Bin kişiyi ülkeye aldığı için
Ağzına geleni söylüyordu…
Şimdi
10 Milyonu geçen mülteci,
Ülkemizde fink atıyor…
Fakat
Ona kimse bir şey söylemiyor,
Söyleyemiyor…
Yine
Çay simit hesabı yapıyor ve
Asgari ücretlinin
Çayla simit yiyemediğini söylüyordu…
Trabzon’da simit 10 TL,
Çay ise 15 TL.
O da en ucuz yollu Erdal’ın
Huzur Kıraathanesinde…
4 kişilik bir aile,
Sabah, öğle,
Akşam olmak üzere 3 kere
2 şer çay, 2 şer simit yediğini
Hesaplarsak,
Bir kişi bir öğünde yediği çay, simit,
50 TL ediyor…
4 kişilik aile 200 TL ve
200’ü üç öğünle çarparsanız,
600 TL etmektedir…
Bu da ayda
18 Bin TL’yi bulmaktadır…
Bakın
Başka hiçbir şey olmadan
Çay ve simit
18 Bin TL olmakta…
Uzmanlar
Böyle beslenen insanlarda
Zekâ geriliği olduğunu
Ve
Geçmiş dönemdeki
Çoğu olayı hatırlamadıklarını,
Açıkça söylemekteler…
İktidardakiler
İstediği gibi at oynatsın,
Cumhuriyetin kazanımlarını
Kimlere peşkeş çekilmişse sorgulamasın,
Seçime yakın
Az bir zamcık yaparsa,
Geçmişi hatırlamasın istediği
Vatandaşın,
Et, balık, peynir yiyip,
Beynini kullanmasını istemiyor…
Sürekli
Çay, simit yiyip,
Zekâ geriliğinden sonra,
Cemaat,
Grup, oluşum gibi yerlerde,
Şeyh, Şıh,
Hoca Efendilerin anlattıklarını
Kutsal,
İlahi bir söz söyler gibi,
Efsunlanmış bir şekilde dinlediğinde,
Beyine ihtiyacı yok, zaten…
Fakirliği öven Şeyh, Şıh’a,
“Lan yavşak,
Madem anlattığın kadar
Bu fakirlik güzel,
Bu fakirlik
Sadece bana mı güzel?
Bu kadar güzel şeyi
Sen niye uygulamıyorsun?
Sen lüks,
Debdebe içinde niye yaşıyorsun?
Fakirler cennete gidecekse,
Sen cennete
Gitmek istemiyor musun?
Bu dünyada
Yaşayan siz,
Öbür dünyadan
Cennet manzaralı arsa satışı yapan
Yine sizsiniz” diye,
Söylemeye cesaret edemiyor…
Neyse
Biz yine
Asıl konuya dönelim…
Sayın Cumhurbaşkanının
Yine
Siyasette yeniyken
Konuşmaları olay oldu…
Asgari ücreti 22 Bin 104 Lira olarak
Belirleyen hükümete,
O zamanki Recep Tayyip Erdoğan
Bakın
Bu sefer ne demiş?
“Evin kirasını kim ödeyecek?
Elektrik parasını kim ödeyecek?
Su parasını kim ödeyecek?
Çoluk çocuğun,
Okul masrafını kim karşılayacaaaakkkkk”
Diye söylemleri,
İnternette sürekli dolaşmakta…
O zamanlar
Halkın içinde dolaşıyor,
Halkın derdini
Bizzat gözlemliyordu…
Şimdi
Vatandaşın refah içinde olduğu,
“Yediği önünde,
Yemediği arkasında” yanındakiler diyor
Ve
Halktan bihaber yaşadığı için,
Kendi de öyle sanıyor…
Ona asgari ücretin
22 Bin 104 TL dediklerinde
Ve
O kadar paranın
Cüzdana sığmadığını görünce,
Bööööyük
Para verdiğini sanıyor…
Hâlbuki
Eleştirdiği eski zamanlarda
Bu insanlar
Çok daha rahat yaşıyor,
İstediklerini
Yiyip, içme fırsatı vardı…
Bu duygularla,
Hoş kalın, hoşça kalın…
27.12.2024
Rahman AYHAN
Gazeteci-Araştırmacı Yazar