Bugün sizlerle önemli ve bir o kadar da hayati bir konuyu konuşacağım. Konu "çevre"
İnsan denilen varlık çevreyi bozmaya başladığından beri çevre asli görevlerini yapamaz oldu. Bir yandan oksijen azalmaya başladı bir yandan havalar ısınmaya başladı bir yandan da yağmurlarımız azalmaya başladı vb. gibi.
Bakınız Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre ülke geneli barajlarımızda yağmurlarımızın azalmasından dolayı doluluk oranlarında sıkıntı olacak şekilde bir azalma var. Bir örnek vereyim ne demek istediğimiz daha güzel anlaşılacaktır. İstanbul'da barajlarda sadece üç aylık su kaldığı ifade dilmektedir. İşin ciddiyetini anlıyor musunuz?!
İnsan doğayı ve çevreyi tahrif etmekte. Bu tahrif sonucu olarak ta doğa aslı vazifelerini yapmakta zorlanmaktadır. Rabbimiz doğaya bir vazife vermiştir. Bu vazife yapılırken doğaya zarar verdiğinizde asli görevlerini yapamaz olur. Siz hiç rastladınız mı?! Yağmur yağması iman ile alakalıdır. Peygamberimiz şöyle buyurmuştur; " Bir kişi yağmur yağarken Rabbimiz yağmuru yağdırıyor dediğinde imanına şahitlik ediniz." diye buyurmuştur. Rabbimiz milyonlarca senedir yağmur yağdırmaktadır. Eğer bugünlerde dünya geneli yağmurlarda bir azalma varsa bunun sebebi dünyaya verdiğimiz zarardandır.
Bizler doğaya nasıl zarar veriyoruz?! İnsan eliyle ağaçlar kesilmeye başlandı, Hava tahrip edildi de ondan. Bakınız eğer ağaçları kesmeye devam edersek ağaçların en önemli görevi olan yağmur bulutlarını çekmeleri ve havayı temizleyip oksijenin artmasını sağlaması görevini yapamaz hale getireceğiz. Bugün birlerinin keselerini doldurması adına devasa ormanlarımız gizlice kesilerek yok edilmektedir. Hemen hemen her şehirde böyle zenginler çıkıp orman içerisinde yapılmış villaları almak adına ormanlarımız kesilmektedir. Bir keren zenginlerimizi durdurmamız lazım gelmektedir.
Hava nasıl bozuluyor insanlar kimyasal atıklarını çevreye atıyor ve bu zararlı atıklar daha sonra da havaya karışıp havamızı bozmaktadır. Ayrıca küresel ısınma sebebiyle de dünya aşırı ısınmayla karşı karşıya kalmıştır. Küresel ısınma ozonun delinmesinden dolayı ortaya çıkmıştır. Ozon tabakasının en önemli görevi güneşten gelen zararlı kimyasallara dur demesi ve ve güneşin doğrudan ısısını dünyamızı vermesinin önüne geçmesidir. Aşırı ısınma sebebiyle bu doğal afetten bir yönüyle insanlar bir yönüyle de hayvanlar zarar görmektedir. Bir örnek vereceğim inşallah daha iyi anlaşılacaktır. Aşırı ısınma sebebiyle kutuplar erimeye başladığından kutuplarda ki devasa buzullar erimeye başladı. Bunun sebebi olarak ta eriyen sular diğer yerleşim yerlerinin sular altından kalmasına sebebiyet vermektedir. Ayrıca da kutuplarda yaşayan kutup ayılarının yaşamsal yerlerinin de ortadan kaldırarak hayvanlar aşırı ısınma sebebiyle avlanamadıklarından açlıktan ölmekle karşı karşıya kalmaktadırlar.
Küresel ısınma en çok nükleer çalışmalar ve kimyasal çalışmalardan kaynaklanmaktır. Ondan dolayı hiç vakit geçirmeden küresel güç odakları bu çalışmaları durdurmak zorundadır.
Ne yapmalı?! Öncelikle yeni nesillere çevre bilinci vermemiz kaçınılmazdır. Daha sonra çevreyle ilgili yapılan yasal düzenlemeler derhal çıkartılmalıdır. Daha sonra çevreyle ilgili akademik çevreler çalışmalar yaparak çevremize zarar verecek çalışmalar derhal durdurulmalıdır. Ve en önemlisi yaşamın en zararlı varlığı olan insana dur demelidir.
Azalan sularımızın israf edilmesinin önüne geçilmelidir. Böyle giderse korkum odur ki yakın bir gelecekte su savaşları da çıkabilir. Emperyaller yani egemen güçler su sıkıntısı çektiklerinde dün petrol için İslam ülkelerini darmadağın ettikleri gibi su sıkıntısı çektiklerinde su kaynakları yeterli olan bizlere saldırabilir. Bunun önüne geçmek için çok çalışıp güçlü olmamız lazım gelmektedir. Güçlü demek hem sanayi hem ekonomik be hem de askeri ve istihbarat kaynaklı güç diyorum.
İnsan kendi eliyle çevreyi kirletmektedir...