Trabzonspor adına, içinden geçtiğimiz kötü sezonda işler kötü gitmeye görsün, eleştirilerin ardı arkası kesilmiyor. Yapılan yapıcı eleştirilere her zaman varım fakat, o kadar bilgisizce, o kadar ağır küfür ve hakaret içeren eleştiriler varki kabul etmek mümkün değil.
Taraftarımızı anlamakta zorluk çekiyorum. Hatır diye bir şey var, normal şartlarda bir insan size bir yardımda bulunur yada bir iyilik yapar, veya çok arzuladığın ama elde edemediğin bir kazanımı elde etmeni sağlar, sende ona minnet duyarsın, o insanın sende her zaman hatırı olur dimi? Normal olan bu çünkü!
Peki, yıllarca Trabzonspor’u iyi niyetle ama kötü yönetip, hiç bir başarı kazanamayıp birde üzerine borç batağına sokan başkan ve yönetimlerden, ayrıca misyonsuz, vizyonsuz, küçük düşünen ve arada sırada ise, misyon vizyon sahibi ve büyük düşünen ama, kaprisli, kendini beğenmiş, şovmen hocalardan sonra;
Göreve geldiğinde, başarı için camiadan en az üç yıl süre isteyen ve bu üç yıldan sonra, görevde kaldığı beş yıllık bir zamanın son iki yılına 4 kupa sığdırmış Ahmet AĞAOĞLU ki, bu kupalar 2 Süper kupa, 1 Türkiye kupası ve 1’de 38 yıl hasretinden yanıp tutuştuğumuz Süperlig şampiyonluk kupası, tamam başkan bu başarıyı elde ederken;
Pek tabiki doğruların yanında yanlışlarıda oldu, geçmiş başarısız yönetimler gibi hatalarda yaptı, en büyük hatası, bu sezon başında şampiyon kadroyu bozmakla ve yeni yaptığı transferlerin kötü olması ve katkı verememesi oldu. Ancak öncekiler gibi sıfır elde var sıfır deyip çekip gitmedi, ortaya başarı koydu, bu başarıların hiç mi hatırı yoktuki, başkanın aldığı istifa kararına itiraz gelmedi, bu camia başkanın arkasında duramadı.
Bir kaç yönetim yani başkanın aldığı ve bıraktığı borç miktarlarını bu arada hatırlatmak istiyorum.
Nuri Albayrak başkan kulübü 40 milyon borçla, başarısız olarak ki, üzerine birde ibra edilmeyerek Şadri Şener başkana bıraktı.
Sadri Şener başkan 40 milyon borçla aldığı kulübü, borcu tam beş kat artırarak 200 milyon borçla başarız olarak İbrahim Hacıosmanoğlu başkana bıraktı.
İbrahim Hacıosmanoğlu 200 milyon borçla aldığı kulübü, 400 milyon borçla başarısız olarak Muharrem Usta başkana bıraktı.
Muharrem Usta başkan, 400 milyon borçla aldığı kulübü 1 Milyar 200 milyon borçla başarısız olarak Ahmet Ağaoğlu başkana bıraktı.
Ahmet Ağaoğlu başkan 1 Milyar 200 milyon borçla aldığı kulübü, son yapılan 78. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda açıklanan 2 milyar 383 milyon borçla, 4 kupa kazanarak başarılı olarak bıraktı.
Bu tabloya bakıldığında, kulübü aldığı borçtan, dört kat, üç kat, iki kat borcu artırarak başarısız olarak bırakan başkanların yanında, aldığı borcu iki kat artırarak ama, 4 kupayla başarılı olarak bırakan başkan Ahmet Ağaoğlu bana göre başarılıdır.
Ayrıca, hocamız Abdullah Avcı’nın yuhalanması ve istifaya davet edilmesi bana çok üzücü geldi, yukarda saydığım kupalı başarıları bu hoca ile kazandık. Abdullah hoca geldiğinde, efsane isimlere değer vererek bir oluşum oluşturup, bir akım başlatarak camiayı birleştirdi, bu rüzgar ile teknik ve tecrübesinide ortaya koyarak arzusu ile yanıp tutuştuğumuz şampiyonluk mutluluğunu bize yaşattı.
Pek tabiki, hataları yok mu var, teknik ve yapıcı eleştirilerin hepsine varım, takımı yavaş oynatıyor, oyunu geriden kuruyor, Trabzon’un ruhuna aykırı oynuyor, korkak oynuyor, yanlış oyuncu değişiklikleri yapıyor, oyuncuları kendi mevkilerinin dışında, başka mevkilerde oynatıyor gibi gibi bir sürü yanlış daha sayabiliriz.
Peki, yıllarca bizi oyalayan küçük hocalar yada, şovmen hocalarla başarısızlıklar elde edip üzüldüğümüz günler yetmedimi ki, şampiyon hocayı istifaya davet ediyoruz? İstifa etse daha büyüğü veya daha iyisi mi gelecek, yapmayın, etmeyin arkadaşlar, Trabzonspor’un daha iyisini şu an alma, bulma şansı yok, o nedenle Abdullah hoca yaşattıklarına binaen, hatırı var olduğu için kendisine sahip çıkılmalı.
Bir hatırlatma yapmak istiyorum, herkesin halen hafızasındadır diye düşünüyorum.
Trabzonspor 1995-96 sezonunda teknik direktör Şenol Güneş yönetiminde, Mert, Ogün, Cengiz, Abdullah Ercan, Hamdi, Tolunay, Ünal, Hami, Fatih, Şota ve Arçil gibi oyuncuların olduğu kadro şampiyon olamadı.
Geçtiğimiz sezon, 2021-22 sezonunda teknik direktör Abdullah Avcı yönetiminde, Uğurcan, Edgar, Hugo, Puchacz, Peres, Siopis, Bakasetas, Hamsik, Abdülkadir, Nwakaeme ve Cornelius’lu kadro ile şampiyon oldu Trabzonspor.
Peki şimdi soruyorum size, 96’da şampiyonluk kaçıran kadro mu? Yoksa 2022’de şampiyon olan kadro mu? Daha kaliteli.
Sizinde benim gibi düşündüğünüzü tahmin ediyorum ve bu nedenle kendi fikrimi yazmıyorum. Pek tabiki 96’da ki kadro daha kaliteli ve daha güçlü bir kadroydu, buna rağmen şampiyonluğu kazanamayıp bizi oldukça üzmüştü.
Peki 2022’de ki şampiyon kadro, 96’ya göre daha güçsüz yada o kadro kadar kaliteli değildi de bu şampiyonluk nasıl geldi? İşte işin püf noktası burası, takdir etmek zorundayız ki, Başkan Ahmet Ağaoğlu ve hoca Abdullah Avcı’nın bu şampiyonluk ta ve dillere pelesenk olan şampiyonluk kutlamaları ile mutluluğumuzda katkıları büyük.
Eeee o zaman, hani insan olarak hatırımız, onca seneler borçlanarak başarısız olduğumuz dönemlerden sonra, bunca mutluluğu bize yaşatan bu insanların hiç mi hatırı yok?
Şunu demiyorum, hep hatırları olsun ebedi minnet duyalım! Haşaa, fakat hatırları daha yeni, biraz sabredelim kredi verelim ve zamana bırakalım, yıkıp dökmeyelim diyorum ama maalesef bakıyorum ve görüyorum ki, galiba biraz nankörüz.
Şimdi, başkan Ahmet Ağaoğlu istifa etti gitti, geri döner, yeniden güçlü bir liste oluşturup aday olur mu bilemem, keşke olsa ama zannetmiyorum;
demem o ki, yeni gelecek başkan ve yönetimin, kim olacağını henüz bilmiyoruz ama, kim olursa olsun hocamıza sahip çıkması ve gelecek sezonun yapılanmasına derhal başlaması, taraftarın ve tüm camianında buna, fakatsız, amasız, lakinsiz sahip çıkması gerekmektedir.
(2010-11 ŞAMPİYONU TRABZONSPOR)