Türk milli takımı uzun zamandır böylesi bir heyecanlı maça çıkmamıştı.
Euro 2024 son 16 turunda rakibimiz Avusturya ile çeyrek final için Leipzig’de karşı karşıya geldik.
Maçın favorisi olarak Avustralya’ya gösterilse de, Türkiye’nin ruh haline bağlı olduğunu düşünüyorum. Türkiye cesaretli çıktığı bütün mücadelelerde mutlak başarı elde ettiğini daha önceden biliyoruz.
Son maçlardan örnek verecek olursak, Türk Milli takımı,
Gürcistan maçına oldukça cesur çıktı ve müsabakayı 3-1 kazandık. Çekya maçına ise çekimser çıktık fakat, Çekya’nın 10 kişi kalmasıyla millilerimiz cesaretini topladı ve 2-1 yendi.
Portekiz maçına ise gerçekten yenilgiyi kabullenip, yani gözünde büyüterek, kısaca korkak çıktık ve kaybettik.
Anladınız siz onu!
Avusturya maçına hangi ruh haliyle çıkarsak, maçın sonucu Millilerimizin CV’sinde belli. O nedenle Cesaretli ol ve kazan Türkiyem dedik ve inanılmaz bir mücadele ortaya koyduk.
Montella yine süpriz sayılabilecek bir 11 ile sahaya çıktı. Cenk Tosun gibi santrafor orjinli ve tecrübeli oyuncu yedekte yanında otururken, genç, yetenekli ve yıldız olmasına rağmen tecrübesiz Arda Güleri santrafor oynatmak, süpriz değilde nedir?
Maça dönelim.
Dediğim gibi Türkiye maça cesur başladı ve Merihle daha 1.dakikada golü bulduk 1-0
Skoru bulduk fakat, Avusturya okadar rahat geliyor ki, resmen üç topta kalemizde pozisyon buluyorlar.
Montella bunu önlemek için, takımı arkaya yasladı fakat, bu kezde kötü oynamaya başladık. Avusturya pozisyon bulmak için yüklenince, kontra atakla pozisyon aramaya başladık.
Aslında tam olarak bahsettiğim oyun tuhafiyesi buydu işte. Maça cesur başlayıp gölü bulduk ve akabinde skoru koruma adına çekimser oynamaya başladık. Çok şükür ki, henüz korkak oynamıyoruz. Yoksa maç gidecek.
Maçın 25.dakikasından sonra oyunda dengeyi sağladık ve akabinde daha iyi oynayan taraf olduk. Avusturya’yı sıkıştırmaya başladık, ilk devre bitmeden bir gol daha bulmak, portakalı soyup baş ucuna kaymak demektir.
Maçın ilk devresi millilerimizin 1-0 üstünlüğüyle geçildi. Hadi darısı ikinci devrenin başına.
İkinci devre doğal olarak Avusturya daha istekli, Türkiye daha tedbirli başladı fakat, çok geçmeden millilerimiz daha akıllı oynamaya başladı. Avusturya pozisyon bulsana, son vuruşlarda beceriksiz oldukları için sonuç alamadılar.
Dakikalar 59’u gösterdiğinde Ardanın asistine yine Merih müthiş yükselerek kafayı vurdu ve gol geldi. Skoru 2-0 yapan millilerimiz bütün ülkeyi sevince ve heyecana boğdu.
Bu Avusturya’yı gözümüzde o kadar büyüttüler ki, sanki dersin İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya ben ne bileyim Birezilyamı bunlar kardeşim. Altı üstü sıradan bir takım işte.
Ama bizimse meşhur hastalığımız yine sekmedi nüksetti!
Sanki dersin, Gol yemeyenin nikahına zararı varya, illede o golü yiyeceğiz ki, nikahımız zarar görmesin!
Avusturya 66.dakikada golü bularak skoru 2-1, bizim stresi ise tavan yaptı. Avusturya golü bulunca baskısını arttırdı ve doğal olarak milli takım arkaya yaslandı, fazlasıyla yaslandı ve pozisyonda vermeye başlayınca stresimiz tavan yaptı.
Nihayet Montella 78.dakikada oyuna müdahale yaptı ve bir orta saha ile hızlı kanat hücumcusu oyuna aldı, fakat değişen bir şey olmadı. Avusturya baskılı oyununa devam etti.
Bu dakikalarda milli oyuncularımız insan üstü mücadele ortaya koyuyorlardı, çeyrek finale çok az bir zaman kaldı rakibimiz Hollanda olacak. Dayanın çocuklar.
Maçın sonuna hakem 4 dakika ilave etti ve bu 4 dakika 4 asır gibi geldi bize.
Maçın bitiş düdügü ile milli oyuncularımız kendi çimlerin üzerine attı, gerçekten çok yoruldular inanılmaz mücadele örneği ortaya koydular hepsini alımlarından öpüyoruz tebrik ediyoruz.
Kaleci Mert’i ayrıca tebrik ediyorum son saniyede inanılmaz bir top çıkartarak resmen çeyrek final vizesini tek başına aldı. Tabi maçın iki gol atan oyuncusu merih maçın yıldızı oldu onuda canı gönülden tebrik ediyoruz.
Şimdi rakibimiz Hollanda ben inanıyorum çocuklar, siz de inanın cesur olun cesaretli olun bu Hollanda’da hiçbir şey yok biz onları da geçip yarı finale geleceğiz Allahın izniyle.
Evet ülke olarak canımız portakal çekti! gel bakalım Hollanda portakalı soyup başucuna koymaya az kaldı.
(2011’DE ŞİKEYİ HANS GÖRDÜDE HASAN GÖREMEDİ)