GÖZTEPE’YE İFTARLIK İKRAM PUAN OLDU

komodor6161@hotmail.com

29 Mart 2025, 19:50

Muhteşem bir Arefe günü ve muhteşem taraftarın önünde ve yine muhteşem futbol havasının olduğu bu günde Trabzonspor mutlak galibiyet için sahaya çıktı fakat başaramadı maalesef.

Batagov, Saviç, Nwakaeme’nin sakatlıktan, Banza’nın ise sarı kart cezasından kadroda olmadıklarını biliyoruz fakat,

Milli takımında iki iyi müsabaka oynayan Draguş’un ayrıca, Sikan ve Cham’ın yedek soyunduğu bir müsabakada, Ozan ve Enis’in ilk onbir başlaması ilk etapta seyircide endişe yarattı ve bu endişede taraftar hakkı çıktı.

Olası bir puan kaybında Fatih Tekke’nin, surunda delik açacağını ve bu deliğin asla kapanmayacağını,
ayrıca hoca, Enis’ten bir Tekke mi yaratmaya çalışıyor acaba söylemlerine neden oldu.

Maçın ilk devresinde Trabzonspor golü daha çok arayan, Göztepe ise oyunu bozan taraf gibi gözüktü fakat, Trabzonspor’un gol bulmakta zorlanması kadar, Göztepe oyunu bozmakta zorlanmadı.

Özellikle basit oyun anlayışı ve oyunu soğutma taktikleri ile, adına profesyonellik dedikleri sahtekarlık sakatlıkları ile oyunu iyice soğutan Göztepe, oyunu hızlandırmak, bir an önce golü bulmak için mücadele veren Trabzonspor arasında çokta zevk veren bir oyun izlemedik.

Bunun üzerine birde hakemlerin amatörce kararları saç baş yoldurdu!

Türk futbolunda herşey profesyonelce kurgulanıyor fakat ve maalesef ki hakemlerimiz bu yapının içerisinde acemice kalıyorlar.

Göztepe’nin kazandığı penaltı kararında da bunu çok net gördük. Avrupa’da bir çok müsabakada hakemler bunlara penaltı çalmıyor neden? Çünkü futbolu biliyor ve anında yorumluyorlar!

Penaltı pozisyonunda Vişça rakibine arkadan tekme vurduğu gibi gözüksede, Vişça o kadar tecrübeli ve profesyonel bir oyuncu ki, topa vurmak isterken ayağı rakibin ayağına geldiğini anlayınca vurmaktan vaz geçip, ayağını geri çekiyor fakat, bunu anlayacak tecrübede hakem gibi hakemlerimiz yok maalesef!

Çok basit bir penaltı yedik ve Göztepe maçın 31.dakikasında attığı bu penaltı gölüyle 1-0 öne geçti.

Bu golün santralında Mustafa Eskihellaç’ın asistinde, topun gelişine çok düzgün vuran Zubkov dakika 32’de muhteşem bir golle takımın beraberlik sayısını kaydetti 1-1

İlk devrede geriye kalan dakikalar içerisinde başka gol olmadı ancak, zaman zaman Göztepe önde basarak pozisyon aradı ve bir iki pozisyonda da etkili oldu diyebiliriz.

Trabzonspor ise oldukça baskılı ve hareketli oynadığı bu dakikalarda net goller atabilecek pozisyonlarda yakaladı fakat golü yapamadı.

Bu pozisyonlarda Enis, Zubkov, Mendy ve Vişça şanssız olan isimlerdi ancak, takımın istek ve arzusu alkışa değerdi.

Ayrıca Abdullah Avcı döneminden Şenol Hoca’ya miras kalan ve Fatih Tekke ile de belli ki bir müddet devam edecek olan geri pas olayından bir türlü kurtarmadık bu Trabzonspor’u.

Öyle bir pozisyon geliyor ki, oyuncu ileriyi düşünse belki de gol pası, belki asistin asisti olabilecek pozisyonda, bazı oyuncularımızın topu geri oynaması saç baş yoldurdu!bunu dememiz gerekiyor demesek hata yapmış oluruz. İnşallah zaman içerisinde bunlardan da kurtulacağız.

Maçın ikinci devresine de doğal olarak Trabzonspor daha istekli ve arzulu başladı. Rakip yarı alanda baskı kurup pozisyon arayan Trabzonspor, rakibin çok sert hareketleriyle sürekli faullere maruz kalması ve hakemin zaman zaman buna göz yumması seyirciyi çileden çıkarttı.

Bu arada değinmeden geçemeyeceğim Trabzonspor’da maçın adamı diyebileceğimiz beğendiğim iki tane oyuncu vardı, bunlar Zubkov ve Mendy idi. İnanılmaz mücadele ettiler bu mücadelelerinden dolayı kendilerini tebrik ediyorum.

Bir ara Enis Destan’ın seyircinin bir kısmı tarafından protesto edildiğini gören Fatih Tekke, oyuncuyu protesto etmemeleri için seyirciyi alkışlamaya davet ettiği görüldü ki, bu çok ilginç bir andı.

Maçın 66. dakikasında tecrübeli teknik adam Enis ve Zubkov’u kenara alarak, Cham ve Sikan’ı oyuna koydu bu hamleyle oyun oldukça hareketlendi.

Oyun hareketlidi fakat, beklentiye cevap vermekte zorlanan bir oyuncu topluluğu vardı sahada. Final paslarında karamsarlık ve acemilik vardı. Stres ve baskının doğal olarak sahaya yansıması gibi bir şeydi bu!

Üç puanın garanti olduğu bu maçta sahadan beraberlikle ayrılmak, misafire iftarlık ikramda bulunmak gibi bir şeydi!

Maçın 1-1’lik beraberlikle sonuçlanması, hiçte beklediğim bir sonuç değildi.

Üçyüz günlük deplasman galibiyeti hasretine son veren Tekke, İç sahada seri galibiyet serisinede son vermiş oldu vesselam.

Geriden oyun kurarak çıkmaya çalışan ve bu mentalite ile oynamaya çalışan Trabzonspor yaratmak Fatih Tekkenin üzerinde çalıştığı sistem olarak gözüküyor ancak, bu oyuncu grubuyla bunu ne kadar ve ne zaman başarır bilemiyorum.

Bence bu oyuncu grubuyla zor. Çünkü geriden oyun kurarak çıkmak iyi stoperler gerektirir, senin stoperlerin sakat ve çeyrek stoperle oynuyorsun, o da sakatlanıp oyundan çıkıyor.

Yani Tekke’nin işi çok zor.

(2010-11 ŞAMPİYONU TRABZONSPOR)