Toplum olarak biraz hareketsiz bir milletiz galiba. Ondan olacak sokaklarımıza baktığımız zaman şişman insanları görürüz.
Şişmanlığın en önemli sebebi aşırı yeme ve hareketsizlik. İnsanlarımız hareketi sevmiyor. Bunun en önemli sebebi hayatımıza giren araç gereçler olarak görünmektedir. Her evin kapısında bir hatta bazılarının kapısında iki üç araba olduğundan bu insanlar evlerinin yanında ki markete bile arabayla gidip gelmekteler. Şunun şurasında yüz metre ileriye bile arabayla gittiğimizden vücudumuz hareketsiz kaldığından kilo almayla karşı karşıya kalmaktayız.
İşin birde yeme içmeyle alakası var gibi. Bazı bünyeler dünyaları yeseler ne hikmetse kişi bir kilo bile almaz. Bu kişiler yediklerini ve içtiklerini yakmaktalar. Ama bazı bünyeler bir bardak su içse kilo almakla karşı karşıya kalmaktalar. Bu yazdıklarım biraz nasip işi. Ondan dolayı bir şey söylemek istemem. İşin yeme ve içme tarafında güzel dinimiz İslam’ın bizlere nasihatlerini tuttuğumuzda yüzde yetmiş kilo sorununu çözmüş olacağımızı aklımızdan çıkartmamamız lazım gelmektedir.
Alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz yeme esnasında mideyi tam manasıyla doldurulmadan yemeden kalkılmasını bizlerden istemektedir. Yeme esnasında midemiz günde iki öğüne kodlandığından sabah ve akşam saatlerinde yeme alışkanlığını kazanmamız lazım gelmektedir. Hem öğün sayısı hem de midenin yeme esnasında tıka basa doldurulmaması kilo alınmaması noktasında eminim bizlere büyük bir zafer kazandıracaktır .
Kilo aşırı yeme ve hareketsizlikten kaynaklandığından burada kilomuzu korumamız için de doğal olaraktan hem yemeği azaltacağız hem de elimizden geldiğince hareket sağlamaya çalışacağız.
Yeme kilo almamıza sebebiyet verecek olan gıdalardan uzak durmakla olur. Burada ekmeği azaltmak esas hareket tarzımız olmalıdır. Çünkü kimle konuştumsa ekmeği azalttıktan sonra kilosunu kontrol altına aldığını söylemektedir. Birde aşırı yağlı yemeklerden uzak durmamız lazım gelmektedir. Burada uzmanlar eğer yağlı bir besin alınma durumu varsa arkasından mutlaka su içilmesini tavsiye etmektedir.
Yeme her besini tüketmekle olur. Birde paketlenmiş gıdalar var onlarda mümkün olan en aza indirilmelidir. Bu paketlenmiş gıdalar insan sağlığını bozmakta ve kilo aldırmakta olduğu söylenmektedir. Gıda dediğimde her türlü sebze ve meyve tüketilmelidir. Özellikle kırmızı et mümkün olduğunca eğer ailenin imkanı varsa tüketilmelidir. Eğer ailenin imkanı fazlaca yoksa bu durumda kırmızı etteki özellikleri taşıyan nohut ve kuru fasulye gibi gıdalar tüketilmelidir. Sebze ve meyvelerin her türlüsü imkanlar dahilinde alınıp tüketilmelidir. Çünkü kodlarımızda bu gıdalar okutulduğundan alınıp tüketilmesi gerekmektedir. Böyle yaptığımızda da kilo gibi can sıkıcı bir sorunla karşılaşmamamız olacağız.
İşin birde asitli içecekler kısmı var. Gazoz , kola vb. gibi . Bunlardan da mümkün olduğunca uzak durmamız sağlımızı korumamız açısından son derece önemlidir. Çünkü bu içecekler kilo alınması noktasında çok etkili olduğu yapılan araştırmalardan ortay koymuş durumdadır.
Hareketsizliğimizi çözmek için günde mutlak en az beş bin adım yürümeliyiz. Kesinlikle hareketsiz bir hayata talip olmamalıyız. Bu yürüme idmanı hem kilo sorununuzu çözecek hem de
vücudumuzu zehirleyen damar tıkanmanlar gibi sorunlardan bizleri uzak tutacaktır. Hem de sağlığımız korumuş olacağız.
Sağlığımız için hem hareket ve hem de içtiğimize ve yediğimize dikkat etmemiz lazım gelmektedir…