Sayın
Cumhurbaşkanı,
Eski bir
TV programında anlatıyor…
Anlattığı bu olaya
Duygulanmamak için
İnsanın,
Taş olması lazım…
Onun acıklı anlatması ile
Gözlerim yaşararak,
Bir anda
Duygusala bağlanıp,
Kalbime
Bir şey oturuyor…
O anlattıkça,
Ağlıyor,
Ağlıyor, ağlıyorum…
Gözyaşlarım
Dere olup denize akacak,
Nehir olup sel olup, taşacak…
Peki
Sayın Cumhurbaşkanı
En katı yürekleri
Bile yumuşatan,
İnsanları duygulandırıp ağlatan,
Ne söylemiş olabilir…
Sürekli
Seçim çalışmaları ile
Aylar boyunca
Çocuklarını göremeyen
Sayın
Cumhurbaşkanının 
Büyük kızı Esra,
Babasını göremediği için
Bir anda
Sayın Cumhurbaşkanı anlatırken
Benim olduğum gibi,
Çok duygulanıp
Gözyaşlarına boğulmuş…
Sabah çok erken çıkan
Akşam ise
Çok geç eve gelen babasını
Aylarca göremediği için
Dayanamayıp,
Onların yatak odasının önüne
Bir kâğıda mesaj yazarak,
Kapının üzerine iliştiriyor…
“Baba,
Seni çok özledim,
Ne olur
Bir gününü de bize ayır” diye,
Yazdığı bu pusulayı
Sabah
Çok erken den çıkan
Sayın 
Cumhurbaşkanı görüyor
Ve
O da duygusala bağlıyor…
Evet
Çok yoğun geçmekte olan
Parti toplantıları ve
Seçim çalışmaları çocukları,
Babasına hasret bırakıp,
Çok özletiyor…

Elbette
Bir babanın çocuğuna,
Bir çocuğun ise
Babasına bu özlemi çok manidardır…
Fakat
Sayın Cumhurbaşkanı
22 yıldır yönettiği ülkemizde
Fakir daha fakir,
Zengin ise
Çok daha zengin oldu…
İşçi, memur,
Asgari ücretli 
Ve 
Son yıllarda özellikle de emekliler,
Açlık sınırının altında
Ona 
Yaşamak denirse,
Yaşamaya çalışmaktalar…
TÜİK aracılığıyla
Her ay,
İnsanların ceplerinden
Paraları çalınmaya devam ediliyor…
Ülke adeta 
Bir çıkmaza girdi…
“Yoksulluğu
Bitireceğiz” diye iktidara gelenler,
Bunun tam tersini yaparak,
Yoksulu bitirdiler…
Eşi,
Çocukları karşısında utanan
Emekliler,
Sabah erkenden onlar uyanmadan,
Akşam ise
Onlar yattıktan sonra
Geç vakitlerde eve geliyorlar
Ve
Aylarca 
Çocuklarının yüzünü göremiyorlar…
Sokaklarda,
Parklarda cebinde 
5 kuruş olmadan dolaşan emeklileri
Özleyen çocukları,
Kapılarına mesaj yazıyor…
“Baba,
Seni çok özledik…
Hani
Önceden ekmek alır
Karnımızı doyururduk…
Artık
Çok az ekmek aldığımız için
Karnımız doymuyor…
Geçen
Bir çocuğun elinde
Çikolata görünce
O kadar heveslendim ki anlatamam…
Yine geçenlerde
Kasabın önünden 
Annemle beraber geçiyorken,
Vitrinde asılan etin
Ne olduğunu annem hatırlayamadı…
Yıllar,
Yıllar önce görmüş…
Artık
Rüyasında gördüğü için
Hatırlayamaması
Çok normal bir olay…
Bende
TV’de gördüğüm için hatırladım…
Ben çok küçükken evde
Ayda
2-3 defa 
Etli yemek yapılırdı…
Şimdi
Etsiz olanı bile yapılmıyor…
Ekmeği,
Çikolatayı ve
Eti çok özledim…
Ne olur 
Yılda bir gününü bize ayır da,
Ekmek ve et yiyelim” diye yazmış…

Tabi
Babasını çok özleyen çocuk,
Babasının,
Pazarların sonunu bekleyip atılan
Çürük çarık
Meyve ve sebzeleri,
Topladığını bilmiyor…
Gece eve geldiğinde,
Pazar artıklarından topladığı
Meyve ve sebzelerin
Çürük taraflarını attığını,
Geriye kalanlarını
Evde yemek için bıraktığını, anlamıyor…
Evet
Herkes babasını özlüyor
Ve
Onu, yanında istiyor…
Biri babasını,
Diğeri ise
Babasının elindeki poşetle
Daha önce evine götürüp,
Şimdi getiremediği,
Ekmek, et, çikolatayı özlüyor…
Her çocuk babasını özlemekte
Ancak 
Esra tok karnına,
Milyonlarca çocuk ise
Aç karnına babasını özlemekte…
Bu duygularla,
Hoş kalın, hoşça kalın…

21.08.2024
Rahman AYHAN
Gazeteci-Araştırmacı Yazar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber