Trabzonspor, Avrupa Konferans ligi 3.turunda Norveç’in Molde takımı ile karşı karşıya geldi. Bu karşılaşma bordo mavili takım için bir çok açıdan önemliydi. Aylar sonra seyircili bu ilk sınav taraftar ile ilk buluşma, özlem giderme maçı oldu. Geçtiğimiz sezon men cezası aldıktan sonra da bir yıl rötarlı ilk Avrupa randevusu.
Neresinden bakarsanız sadece bir maç değil her yönüyle ilgi çekici bir buluşma..
Böylesine ilginç özellikleri olan buluşmaya tribünden tanıklık etme şansını yüzde elli kısıtlamayla bulan taraftara zamlı fiyat tarifesi uygulayan yönetimin fırsatçılığını bir kenara not edelim. Zira taraftarın özleminden fahiş ücret uygulayarak yararlanmak affedilmez bir hataydı.
Trabzonspor’un maç öncesi sorunları teknik direktör Abdullah Avcı’nın canını sıkmış olmalı. Avcı oyuncusu Ekuban için, “Bizi arkamızdan hançerledi!” cümlesini kurdu. İnsan ister istemez şu soruyu soruyor. Ekuban’a kulüp bulması için bir ay kim izin verdi?
Bordo mavili takım ligin en hazır takımı olarak gösterilse de sakatlar, gidenler ve gelecek olanlarla bir süre daha mücadele edecek gibi görünüyor.
Maça gelirsek; Norveç’in Molde takımı bordo mavililerden daha hazır durumda. İlk turdan itibaren Avrupa kupasında oynuyor. Norveç Ligi’nde 14. haftada lider durumda.. Bizim takımlar gibi çok değişken bir kadroları yok! Djanıny’nın oynayıp oynamasına maça bir iki saat kala karar verildi. Sol bekler yedek kulübesinde işgaliye parası (!) alırken sahada iki sağ bek görev yaptı. Çakma sağ beke görev verenler orijinal sol beke nasıl güvence verecek? İsmail Köybaşı ve Faruk Can’ı nasıl kazanacak!
Trabzonspor başlama vuruşu ile birlikte rakibi üzerinde baskı kurmak için yüklendi. Kendi saha ve seyirci avantajını arkasına alarak rakip kaleye gitti. Orta sahayı hızlı geçip ofans hattında bulunan Nwakaeme, Djaniny ve Gervinho’yu topla buluşturup rakibin savunma gücünü kırmaya çalıştı. Bu üçlü istediği paslarla buluştuğunda oyuna giriyor. Pres yapan yok. Bu durum rakibe yaradı.
Bordo mavili takım çalışılmış bir duran topla golü buldu. Ön direkte kafasını dokunan Neakaeme hazırlık maçındaki golün aynısını attı. Sonradında skoru koruma çabasına girdi. Hastalık aynı, çözüm yok! Molde yenik duruma düştükten sonra oyun disiplininden kopmadan gol aradı. Beraberlik golünü ise Brynhildsen’in ayağından attı. İlk yarı karşılıklı gollerle sona erdi..
Trabzonspor cephesinde değişen fazla bir şey yok. Oyun iki yönlü oynanıyor. Ya ilerde ya geride. Orta saha yok. Orta saha çok yumuşak. Hamsik, Bakasetas, Nwakaeme, Djaniny ve Gervinho komutan gibi. Bu takımın orta sahada top tutacak, pres yapacak hamal oyunculara ihtiyacı var. Kısaca rakibi dişleyecek oyuncu lazım. En iyi savunma önde başlar gerçeğinden bakarsak böyle bir oyuncu yapısı yok. Kenar ortaları beklerden yok denecek kadar az. Serkan ve Peres’in maç boyunca ortası yok denecek kadar az..
Bordo mavili takım duran top peşinde. Bu anlayış zaman zaman iş yapar. Trabzonspor golü buluyor, golün sevincini bitirmeden kalesinde görüyor. Bu anlayış kaleci Uğurcan’ı ve savunmayı yıpratır. Nitekim attıkça yedi. Üstelik rakip belki üç kez kalesine geldi üçünde de golü buldu.
Uzatmalarda kaçan penaltı sonrası 3-3’lük skor rakibe umut oldu.
Her şeye rağmen direğe vuran top, kaçan penaltı, goller göz önüne alınırsa yazık oldu. Bu kadar hovarda olmamak lazım..