1958 senesi.
İdamdan iki yıl önce.
Necip Fazıl Kısakürek dergi çıkarmak için destek almak amacıyla Ankara'ya gelir. 

Randevu ister, Menderes kabul etmez. Bir türlü randevu vermez. Necip Fazıl bir ay Ankara'da kalır ve ısrarını sürdürür.

Nihayet Menderes, gizlilik içinde, bir sabah hava aydınlanmadan önce kendisini makamına çağırır. O saatte makama sırf bu iş için gelmiştir. 

Menderes Necip Fazıl'a söyle der:

Dergini çıkarmak için destek istiyorsun. Senin yazılarında saldırdıkların beni kuşatmış durumda! Sen benim ne durumda olduğumu bilmiyorsun...

"Üstümdeki 33 derece mason, altımdakiler 33 derece mason!
Ben değirmende iki taşın arasındaki buğday tanesi gibi öğütülüyorum!"

"Ben sana açık destek veremem. Al şu zarfı, git dergini çıkart. Arada bir de benim aleyhimde yaz. Sana destek verdiğim anlaşılmasın."

Korkulan kimdi?

Ülkeyi ve yeryüzünün bütün sistemlerini kuşatmış olan

Kabalcı, 
(Rahiplerin yazdığı bütün insanî değerleri reddeden, İblis'in hizmetkârı olanların iman ettiği zulüm kitabı)

ezoterik,
(Gizli. Bulunduğu ülkede o ülke insanı gibi yaşayarak gizlenen ama kendi aralarında irtibatlı olan, fesat çıkartan, karıştıran, sömüren...)

 pagan,
(Putperest. Allah inancını reddeden, mücadelesini İslam'a karşı acımasızca sürdüren...)

Ezoterik(gizli) sebatay, Siyonist, Evangelist yapı!

Sultan Abdülaziz'in idamı, Abdülhamit'in başına gelenler, Menderes'in idamı,

Demirel'in bu tehlikeyi bildiği için ordunun verdiği muhtıralarda direnmeyip, "şapkamı alıp giderim!" demesi ve gitmesi. Yani ülkeyi tekrar onların istediği akışa bırakması...

Özal'ın uğradığı silahlı saldırı ve nihayet öldürülmesi;

Erbakan'ın boncuk boncuk terlediği tehdit ve baskı toplantısı ve sonunda görevin ondan alınıp ortağı olan Tansu Çiller'e değil de darbe yapar gibi Mesut Yılmaz'a verilmesi;

Gezi kışkırtması,15 Temmuz darbe kalkışması, 17-25 Aralık hukuk darbesi, kasetler, kurulan masalar....

Yüz elli yıldır kendilerine hizmet için çıkartılan yasalar...

Her darbede soyulan kasalar...

Kolay değil toprağa tutunmak! Tarla fareleriden bütün dertler...

Ekiyorsun bitmiyor; yiyor kökünü milletin, altındaki keneler...

Bunların eli altındadır. 

Biz de habire boş boş siyaset, futbol konuşup avunuyoruz...

Siyaset de siyaset olsa! Arka yüzünü bilmeden görsellerle gidiyoruz. Zaten gösterilen onların seçtikleridir. Bunu bilemiyoruz. 

Sen arka perdeyi, mutfağı incele, bak neler göreceksin! 

İnsanın kutsalı olmaz, bunu bileceksin...

Hiç bir şey göründüğü gibi değildir! Gerçeği göreceksin!

İnanıyorsan Filistinliler gibi öleceksin!
     Abdullah GÜLAY ???? ????

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber