Aslında bu başlık, bilim adamları öğretim görevlileri, toplum bilimcileri, tarafından araştırılması, irdelenmesi gereken bir başlıktır.

Yıllarca televizyonlarda hep tanıdık isimlerim kavgalarını görüntülerini izledik durduk. Sonuç da ne oldu. Koca bir hiç.

Her akşam hükümet yılıp, savaş çığırtkanlığı yapmaktan başka ne yaptılar. Bize yani onları izleyenlere ne verdiler.

Veya topa şöyle vursaydı gol olurdu. Ama vurmadı, vuramadı ve gol olmadı. Bunun gibi birçok program.

Hiç ahlaki yozlaşma neden oluyor diye bir program izleyeniniz oldu mu.?

Hiç televizyonlarda ilkokula dahi inen iğrenç sahnelerin olmaması için bir program izleyen oldu mu?

Hiç daha lise talebelerinin konu olduğu cinsellik içeren sahnelerin olmaması bunun yanında daha ahlaki bir şeylerin topluma verilmesi hususunda program izleyeniniz oldu mu?

Veya Allah CC şu konuda böyle emretmiştir. Çıplaklık (Kısa giymek, kol bacak açık olması vs.) haramdır diyen bir programa rastladınız mı? Yok.

Aslında, RTÜRK haftada birkaç saat insanları ahlaki ve edebi yönden yönlendirecek programları zorunlu hale getirmelidir.

Bunun gibi toplumu derinden yaralayan birçok toplumsal olaylara cinsellik katarak bizlere servis yapan tüm televizyonlar şu andaki yaşanan tüm ahlaksızlıktan ve edepsizlikten sorumludur. Tabii ki bu konuda hiçbir çalışma yapmayan yöneticiler de kat be kat sorumludur.

RTÜRK, ne iş yapar, neyi denetler esas görevi nedir bilen var mı.?

Ceza yazılıp kapatılan televizyonlara bakıyorsunuz. Neden kapandı. Filanca siyasi programda şunu dedi de ondan kapandı.

Toplumun ahlakına aykırı, gelenek ve göreneklerine aykırı her şeyden önemlisi Dinine diyanetine aykırı, bir program yayınladığından kapanan veya ceza yazılan televizyon görmedim.

Eskiden Toplumda da bir hassasiyet vardı. Böyle ahlak dışı programlar yayınlandığında bir ertesi gün birlik olup RTÜK’e tepki faksı çekerdik. Toplum o kadar dejenere olmuş ki, tüm bu ahlaksız filim veya farklı şeyleri ailece izler duruma geldik.

Yani işin özü.

Diyoruz ya! “İmtihan dünyası” İmtihan ne ile olur nefis ile olur.

Bireysel nefis artık toplumsal bir güç kazandı toplum da tercihlerini “menfi” yönde nefsinin istediği gibi kullanmaktadır.

Ahlaka aykırı bir tarzı eleştirseniz karşınızda sizi linç edecek kadar bir güç bulabilirsiniz. Doğruyu söylemek zorlaştı.

Çünkü, doğru söyleyenler ne toplum tarafından ne de bu konularla ilgili kurumlar tarafından desteklenmemektedir.

Bizim maksadımız kimseyi darağacına çekmek değildir. İyini yanında kötü olduğu gibi, iyi kulların yanında, günahkâr kullarda olacaktır.

Ancak biz iyinin, doğrunun, güzelin, Hakk’ın hakikatin yanında yer alalım. Almış olduğumuz bu tavır toplumda ağır basarsa başkasının günahından belki sorumlu olmayız.

Değerli okurlarım,

Meseleleri biliyorsunuz. Bir makalede okumuştum. “Her on saniyede bir insan eroitik bir şeyle” karşılaşıyor.

Bunu okuyunca denedim. Baktım ki hakikaten öyle.

Yani bir otomobil lastiğinin reklamını da açık saçık bir bayanla yapılıyor. Tüm reklamlarda figüran olarak bayanlar kullanılıyor ve edep dışı görüntülerle.

Gazeteyi alıyorsunuz aynı, dergiler aynı bu işin sonu “Ahlaksız bir toplum olma” yönüne doğru hızla ilerlemektedir.

Eğer bizler geleceğimize asil bir nesil bırakmak istiyorsak Kuran ve Sünnetten ayrılmamamız lazım. İşin özü budur.

Önce Ahlak ve Maneviyat daha sonradan maddiyat. Rabbim nefsimizi ve neslimizi onun yolunda olanlardan eylesin. Allah’a emanet olunuz. Efendim.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber