Birkaç gün önce sokakta dolaşırken bir ağabeyimiz yanıma yaklaştı ve Nizamettin Hocam okulları açın. Çocuklarımız mahvoldu dedi. Devamla da sokaklarda gece yarılarına kadar oyun oynuyorlar ve bitkin bir şekilde evlerine dönüyorlar dedi. Ağabeyimizin sıkıntısı büyük.

Bu korona denilen ne idüğü belli olmayan varlık bilmem belki de insan eliyle üretilmiştir bu virüs insanlığı yaklaşık bir yıldan beri tehdit ediyor. Dünya da yaklaşık iki yüz bin insan bu virüse can verdi. Genel itibariyle yaşlılar ve zenci kardeşlerimiz bu virüste can verdi.

Doğal olarakta bu virüs sebebiyle ülkeler okulları kapattı. Okulların kapatılmasının üzerinden yaklaşık sekiz ay geçti. Gelişmiş ülkeler bu zaman diliminde eğitim zamanında okullarının örgün eğitime geçmesi yönünde irade gösterdiler. İngiltere , Fransa ve Almanya gibi gelişmiş ülke örgün eğitime geçtiler.  Özellikle İngiltere Başbakanı Thomas’ın açıklamaları beni derinden etkiledi. “Uzaktan eğitim çocuklarımıza uygun değil. Mutlaka örgün eğitime yani karşı karşıya eğitime geçmemiz daha ahlaki ve bilimsel durmaktadır .” dedi. Okulları açtı.

Şimdi bana bazı kardeşlerimiz Hocam korona var. Okulları açarsak çocuklarımız korona olur dediklerini duyar gibi oluyorum. Doğrudur çocuklarımız korona olabilir. Fakat çocuklarımızı okula almadığımız zaman üç türlü sıkıntı olacaktır. Bunlar çocuklarımız uzaktan eğitimle eğitilmesi örgün eğitime göre  daha bilimsellikten uzak. Tüm eğitim çevreleri örgün eğitimle eğitim çocukların üzerinde daha eğitilmeleri bilimseldir demektedirler. Uzaktan eğitim çocuğun üzerinde hiçbir etkisi yoktur. Örgün eğitimde beş milyon eğitilirken uzaktan eğitimde  ise beş on bin civarında çocuğumuz uzaktan eğitime katılmaktadır. Bu durum sadece bizlerde değil gelişmiş ülkelerde bile durum aynıdır. Ondan zaten İngiltere , Fransa ve Almanya gibi gelişmiş ülkeler derhâl örgün eğitime yani karşılıklı eğitime geçtiler. Eğer gerçek manada bir sıkıntı olsa onlar örgün eğitime dönerler mi?! Ben cevap vereyim dönmezler. Onların canı daha tatlıdır. Onlar kendileri yaşasın bizler ölelim diye bakmaz mısınız her yıl akıl tutulması sıkıntıları üretim üzerimize saldırmaktadırlar. Bu korona onlardan biridir.  Gerisini sizler düşünün.

İkinci sıkıntı ise çocuklarımıza zaten sokakta. Sabah saatlerde sokaklara çıkıp gece yarılarına kadar oyun oynamaktalar. Eğer korona kapacaklarsa zaten sokakta oyun oynarken korona olurlar.  Bugüne kadar ben acizane bir tane sokakta korona kapan çocuk duymadım. Eğer bu çocuklar sokakta korona kapmıyorlarsa okulda da korona kapmazlar derim. Sokak okuldan daha mı temiz?!Hayır sokak okuldan daha temiz değildir. Milli Eğitim Bakanlığımız okullarda her türlü korona temizliğini yapmakta.   Okul sokaktan daha temizdir. Bunun başkaca bir açıklaması yoktur. Okullar daha güvenilir. Sokakta her türlü pislik cirit atarken okullarımızda sağlık müdürlüklerimiz her türlü temizliği hayat geçirdiler. Maske, mesafe ve temizlik en üst seviyede hayat geçirildi.

Üçüncü sıkıntıda çocuklarımız artık okula gelmek istemiyorlar. Gördüğüm ne kadar veli varsa çocuklarından şikâyet ediyor. Çocuklarının okula gitmek istemediğinden şikâyet ediyorlar. Eğer bu şekilde okulları kapalı tutmaya devam edersek zannımca yakın bir tarihte okullar açılsa bile çocuklarımız okula gelmemek için her gün mazeret uyduracaklardır.

Tüm bu öngörülerimden sonra okulların açılması açılmamasından daha hayırlı derim…

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber