ÖZDİL’DEN KIRATLI’YA…

Trabzon’un

Yomra ilçesinden

Çok değerli bir ağabeyim,

Önemli

Bir hatırlatma yaptı…

Dürüst ve

Efendi olan bu ağabey,

Yomra’da

Pastacılık yapıyor

Ama

Aynı zamanda siyasetin de içinde…

Siyaset yapıyor

Ama

Siyasetin

Çirkefliğine bulaşmamış

Ve

Etrafında sevilen

Nadir

Siyasetçilerden biri…

Evet

Bu ağabey,

Yomra’nın değerlerinden

Hasan Albayrak Ağabey…

Özdilspor’da

Futbol oynadığım yıllarda

Hasan Ağabeyde

Yöneticilik yapardı…

Her zaman

Saygı duyduğum kişilerden biriydi…

Bakalım

Hasan Ağabeyin,

Yomra’nın köylerinden olan

Özdil’de,

Nasıl bir anısı var…

Eskiden

Özdil’de taşımacılık yapılır,

At,

Eşek ve

Katırlarla,

Eşyalar taşınırdı…

Bu hayvanlarla,

Köyden yaylalara

Ve

Yaylalardan köylere eşya taşınır,

Bunu yapanlar

Ekmek parasını böyle çıkarırdı…

Bunlardan biri de

Katırcılık yapan,

Mehmet Emmi idi…

Tabi

Bu yollarda,

Yemek ve konaklamak için

Bazı tesislerde vardı…

Mehmet Emminin,

Yolun üzerindeki

Kıratlı’da olan hancı ile

Pek arası yoktu…

Hanın

Önünden geçer

Fakat

Hana bakmadan geçer giderdi…

Daha ilerde

Gümüşlü’ de konaklar,

Karnını doyurur

Ve

Atını yemledikten sonra

Yoluna

Devam ederdi…

Katırcı Mehmet Emmi

Bir gün

Çok büyük bir

Fırtınaya yakalanmıştı…

Fırtınada

Göz gözü görmüyor,

Nefes almak

Çok zorlaşıyordu…

Katırı

Neredeyse telef olacaktı…

Fırtına,

İnsanları bile

Yerinden kaldırıp,

Başka bir yere atıyordu…

Ağaçlar,

Kökleri ile topraktan kopuyor,

Gürültüyle devriliyordu…

Evlerin

Çatıları uçuyor,

Nereye düştüğü belli olmuyordu…

Mehmet Emmi,

Can havliyle

Konuşmadığı hancının

Hanının kapısına kadar gelmiş,

Fakat

Bir türlü kapıyı bulup,

Açamıyordu…

Mehmet Emmi,

“Hancııııı,

Hancııııııııııııı” diye,

Seslice bağırıp, çağırıyordu…

Neredeyse

Ölmekte olan katır da,

Can havli ile

“Aiiiii,

Aiiiiiiiiiiii” diye, anırıyordu…

Sesleri duyan hancı,

Tutuna tutuna,

Hanın balkonuna çıkmış,

“Ne bağıriysınız,

Ne olti?” diye dışardakilere bağırmış…

“Hanın kapisi nerte

Bu hanın

Kapisi yok mi?” diye,

Hancıya bağırmış…

Hancını

Cevabı çok manidardır,

“Eğer

Hanın kapısını araysan,

Onu

Güneşli havada

Arayip,

Öğrenecektin” demiş…

İşte

Kendi de

Siyasetin içinde olan,

Sevgili Hasan Albayrak Ağabey

Bu hikâye ile

Siyasetçilere seslenmekte…

Seçim zamanı

Seçmenin ayağına gidip

Adeta

Yalvarır gibi konuşan

Siyasetçiler,

Artık seçmeni unutmuş…

Bir daha

Seçim zamanı

Seçmenin ayağına gelmek,

Fayda etmeyebilir…

Onlara,

“ Fırtınaya yakalanmadan

Güneşli havalarda,

Hana

Ve

Hancıya uğramalarını” tavsiye etmekte…

5 yılda bir

Yalnızca seçim zamanları

Hatırlanan

Bu kadim halk,

Artık

Hanın kapısını

Göstermeyebilir, diyor…

Çok değerli

Hasan Albayrak Ağabeyimin,

Bu anısını yazıp

Hatırlatmakta,

Yalnızca bana kalıyor…

16.01.2021

GÖLGE ADAM