banner240

Size
2-3 örnekle
Üniversitelerimizin durumunu
Anlatmaya çalışacağım…
Rektör 
Anadolu’daki bir üniversiteye
Öğretim üyesi almış…
Bu öğretim üyesi
Güzel bir kadınmış ama
Sanki
Öğretim üyesi olacak
Kapasiteye sahip değilmiş gibi, 
Diğer öğretim üyelerinin
İlgi ve
Alakasını çekmiş…
İşte
İçlerinden benim gibi
Başkalarının işine
Burnunu sokan tiplerde varmış…
Bu tipler araştırdıklarında
Görmüşler ki,
2006 yılında ODTÜ’den 
Mezun olan
Bu öğretim üyesinin diplomasında
Rektör olarak,
Prof. Dr. Ahmet Acar’ın
Adı varmış…
Meğer
O tarihte Prof. Dr. Ahmet Acar,
Rektör bile değilmiş…
Peki
Sadece olay, bununla sınırlı mı?
Elbette değil…
Doktora hocasının 
Prof. Dr. İhsan Dağı olduğunu söylüyor…
Ama
Prof. Dr. İhsan Dağı
Böyle birini kesinlikle tanımıyor…
Peki soruyorum
Sizce Sayın İhsan hocamız,
Alzheimer hastası mı olmuş?
YÖK Ulusal Tez Merkezi
Ve
ODTÜ’nün tez arşivinde
Böyle bir tez yok…
Aynı
Anadolu’daki elit bir üniversitede
Onlarca öğrencisi
Profesör olmuş bir Profesörün,
Profesör öğrencisinin iddiasına göre,
Hiçbir tezi yokmuş…
Meğer
Profesör,
Profesör değilmiş…
O kadar
Profesör öğrencisi de,
Boşuna 
Profesörüm diye, hava atıyorlarmış…
Neyse
Biz yine dönelim
Rektörün aldığı öğretim üyesine…
Öğretim üyesinin
Üniversiteye sunduğu tez başlığı
Başka bir hocanın
Doktora tez başlığıymış…
Birde
Yüksek Lisans tezine
Bakıverelim diye, söylemişler…
Yüksek Lisansı
İngiltere’de ki Manchester Üniversitesinde
2000 yılında tamamladığını yazmış
Ve
Yüksek Lisansının tez hocası
2011 yılında
Doktora tezini vererek,
Hoca olabilmiş… 
Yani
Benim hocam dediği kişi,
O tarihte daha öğrenciymiş…
Beyan ettiği akademik çalışmalar
Başka bir 
Öğretim üyesinin çalışmaları…
Soruyorum;
Rektörün aldığı
Bu öğretim üyesinin
Diploması var mı, yoksa yok mu?
Öğrenci mi, yoksa hoca mı?
Ne olduğunu kimse bilemiyor…
Üniversitelerimizde
İntihal olayları,
Çok sıradan olay durmakta…

Anadolu’daki
Başka bir üniversitede
Rektör,
Rektör olmadan önce 
Merkez kampüse epey uzak olan,
MYO’ nun müdürüymüş…
Oraya iftiraya uğramış 
Ve
Memuriyetten atılıp
Mahkemece göreve iade edilen,
Bir memur gelmiş… 
Daha önceki olayda
Masumluğu mahkemece kanıtlanmış
Bu memurun,
Yine de
Alengirli ve paralı işlere
Verilmemesi gerekiyor değil mi?
Ama
O MYO’ da öyle olmamış…
Nasıl olsa
Önceden mimlenmiş diye,
O memura
Alengirli ve paralı işleri vermişler…
Ve
Birçok olay olmuş
İşler ortaya çıkınca da,
“Zaten 
Daha öncede 
Böyle şeyler yapmıştı” diyerek,
Bütün suçu 
Onun üzerine yıkarak,
“Tereyağından kıl çeker gibi”
İşin içinden çıkıvermişler…
Mahkemesi devam eden bu olayın
Davası,
Asliye Hukuk Mahkemesinde 
Görülürken,
Ağır Ceza Mahkemesinde
Görülmeye başlanmış…
Yine aynı bu üniversitede
Emeklilikten dolayı boşalan makama
Rektör,
Emekli olanın çocuğunu atamış,
Sanki
Babadan çocuğa makamlar geçiyor diye,
İntiba bırakılmıştı…
Damadını
Günde 2 sınava sokarak,
Aynı üniversiteye aldırmıştı…
Ama
Bu işler bile
Bugünlerde çok masum duruyor…


 
Ahhh
Ahhhhh,
Ahhhhhhhhhhh,
Nerede o eski üniversiteler
Ve
Nerede
O eski Rektörler…

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber