Bizim dilimizden sorumluluk taşımadan konuşanlar için kullanılan bir deyimdir “uzaktan gazel okumak”. Herhangi bir konuda şayet sorumlu değilseniz istediğiniz gibi konuşabilirsiniz. Zira sizi şartlara göre eğip büken bir süreç ortada mevcut değildir.
En güzeli ve en iyiyi yapmayı herkes ister. Ama bu isteğini yerine getirebilmek için gerekli şartlar mevcut değilse, şartların izin verdiği kadarını ifa etmek dışında yapılacak bir şey yok demektir.
Bunu ülkemizdeki muhalefetin iktidara karşı takındığı tutum nedeniyle söylüyorum. Muhalefet eleştirmekle görevlidir. Bu doğru elbette eleştirecektir. Ancak, siz olsaydınız eleştirdiğiniz konuda nasıl bir davranış sergileyecektiniz onu da söylemeniz gerekmez mi?
İşte bizim muhalefetin eksik olan yanı burası.
Benim anladığım o dur ki, bizim muhalefet halinden çok memnun. Keyifleri yerinde uzaktan gazel okumak da çok kolay bir iş. Neden iktidar olup da muhtemel onca eleştirinin hedefi olsun.
Kimi PKK seviciler ki bunların başında HDP geliyor Türkiye’nin BARIŞ PINARI harekatına ateş püskürüyor. Bu bir savaştır diyor. Oysa savaş bağımsız iki devlet arasındaki çatışmanın adıdır. Burada öyle bir durum söz konusu değil. Burada yıllardır ülkemize musallat olan PKK belasının bertaraf edilmesi söz konusudur.
Dışarıdan bakan birisi sanır ki, Türkiye durduk yerde PKK üzerine mermi yağdırıyor. Hiç kimse PKK nın yıllardır ülkemizdeki masum insanları nasıl acımadan çoluk çocuk demeden katlettiğini konuşmuyor. Bir ülkenin, kendi ülkesinin vatandaşlarını korumak ve kollamak gibi bir görevi yok mudur? Elbette ki vardır ve Türkiye bu hakkını kullanmak zorunda kalmıştır.
Bu aşamaya gelene kadar meşru sayılabilecek bütün yol ve yöntemler teker teker denenmiştir. Bu denemeler sonucunda açıkça görülmüştür ki, hiçbir taviz işe yaramamıştır. Hatta o taviz, terör örgütü PKK tarafından Türkiye’yi köşeye sıkıştırılmak için bir fırsata dönüştürülmek istenmiştir.
Peki bu durumda Türkiye ne yapmalıydı? Bırakalım PKK terör örgütü istediği kadar vatandaşımızı katletsin ve bu yolla doğu ve güneydoğu illerimizde bir devlet kursun diye beklese miydi?
Dünyanın neresinde böyle bir istek müsamaha ile karşılanabilir? Bu sorunun mantıklı bir cevabı yoktur.
Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna gerçekleştirdiği BARIŞ PINARI harekatı işte bu nedenlerle meşrudur ve haklıdır. Herkes dost veya düşman ne eleştiri yaparsa yapsın bu harekat olmalıydı ve olmuştur.
Ziya Paşa “Nus ile uslanmayanı etmeli tektir tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir” sözünü boşuna söylememiştir. Söz bitmiş artık güç sahaya inmiştir. İsteyen istediği gibi yapabilir. Hodri meydan!
19.10.2019 M.Sadullah SAĞLAM