Yönetim Kurulu Üyeliğine Atandım…

rahman_ayhan61@hotmail.com

08 Şubat 2024, 21:48

Dün akşam
Yabancı bir numaradan aranmış,
“Alo” demiştim…
“Rahman Bey,
Sayın Cumhurbaşkanımız
Sizinle görüşmek istiyor,
Şimdi
Ona bağlıyorum” deyince,
“Ya,
Kafa bulacak
Başka adam bulun,
Sayın Cumhurbaşkanı
Halktan uzaklaşıp
Sorunlarını görmezden geliyor…
Artık
Vatandaşı görmeyip,
Yiyecek
Ekmek bulamadığını anlayınca,
Sarayda Ejder meyvesinin
Yararlarını
Ve
Tarifi halka nasihat ediliyor…
Ekmeği alıp
Karnını doyuramayan vatandaş,
Ejder meyvesinin tarifine,
“Öküzün trene baktığı gibi”
Bakmakla yetiniyor…
Yılda
Bir defa bile
Evine et alamayanlar,
TBMM’de çok ucuza yenilen
Et yahnisi tariflerini
TV’den seyrederek,
Ağzının şapırtısına engel olamıyor…
Bir yetkili
“Ekmek bulamıyorsalar,
Pasta yesinler” deyince,
Pastanelerin önünde yatıyorlar…
Hele
Emeklilerin hali içler acısı…
Diğerleri
Yaşamaya çalışırken,
Emekliler zaten ölmüş vaziyette…
Onları görmeyen
Sayın Cumhurbaşkanı
Ve
Hükümet,
Adeta başını kuma sokan
Devekuşu misali gibi davranıyor…
TÜİK’ in
Ismarlama hazırladığı
Enflasyon rakamları
Ne yazık ki,
Gerçeklerden çok uzak…
Tabi
Bunlar halkın içinde yaşamayıp
Sorunlarını görmeyen
İktidar,
Türkiye Cumhuriyeti
Vatandaşlarından daha fazla,
Mülteci ve
Yabancıların huzurunu
Düşünmeye devam ediyorlar…
Ülkemizde,
Onlar bizlerden daha rahat
Ve
Huzur içindeler…
Türk vatandaşlarına verilmeyen
Rahat yaşam şartları,
Onlara veriliyor…
Sanki
Onlar asıl,
Biz mülteci olarak yaşıyoruz…
Bizden esirgenen paralar,
Onlara veriliyor…
Hastanelerde
Türk vatandaşlarından öncelikli…
Türk vatandaşları
Hastanelere
Randevu alamayıp tedavi olamazken,
Onlar
Elini kolunu sallayıp
Gidip muayene olabiliyor…
İlaç alırken
Türk vatandaşlarından
Muayene ve
İlaç katkı payı alınırken,
Onlar
Sorgusuz, sualsiz
İlaçlarını rahatça alabiliyor…
Biz
Köyümüze bile
Gitmeye zorlanırken,
Onlar
Fıldır fıldır gezip,
Ülkemizin güzelliklerini görebiliyor…
Biz
Ancak evimizin bodrumuna gidebilirken,
Onlar
Muğla Bodrum’a gidip,
Plajlarda güneşlenebiliyor…
Onun için
Siz kafa bulacak
Başka adam bulun” diye,
Karşımdaki adama söyledim…
“Efendim,
Sayın Cumhurbaşkanı
Sizle konuşmaya başlıyor” deyince,
“Git yaaaaa” demişim…
Fakat
Biraz sonra konuşan
Başka birinin,
Sayın Cumhurbaşkanının sesi
Olduğunu anlayınca,
Yüzüm
Kıpkırmızı kesilmişti…
“Sa, say, sayı,
Sayın
Cumhurbaşkanım buyurun” demişim…
“Ulan
Sürekli bizi eleştiriyorsun,
Emekliye
10 Bin TL verdim, daha ne vereyim…
Asgari ücret
Hiç olmadığı kadar arttı,
İşçi, memur,
Paraya doymuş oldu…
Öğretmen,
Polis ve hemşirenin yanında,
İmamlara da 3600 ek gösterge verdik…
Sendikalar,
Bizden bir şey istemeye korkuyorlar
Ama
Elimizden geleni yapıyoruz
Ve
Yemiyor, yediriyoruz…
Milletin kem gözü
Bizim yediğimiz Ejder meyvesinde…
Neyse
Sana da bir
Yönetim kurulu üyeliğini
Layık gördüm…
Bundan sonra emekli maaşına
Talim etmeyeceksin…
500 Bin TL
Maaşını cebine indirince
Artık
Bir teşekkür yazısı yazarsın” dedi…
“Te, te, te,
Teşş,
Teşekkür ederim,
Sayın Cumhurbaşkanım…
Zaten
Bende kendi kendime kızıyordum…
Tek başına
Cüneyt’ lik yapıyordum…
Yazılarımı
Binlerce kişi okuyor
Ama
Koskoca adamlar bile
Yazılarımı beğenmeye korkuyorlar…
5 tane kitap yazdım
Ve
Satışa sundum…
Ancak
Meşhur olmadığım için
Onlarda satılmıyor…
Kitap okumayan toplum,
Sosyal medya hesabından
Kitapla poz verip,
Hava atmak için kitap alıyor…
Yoksa
Sayfasını açan yok…
Bizim kitabımızı para verip alıp,
Kime hava atacaklar…
Değirmendereli
Bir iş adamı yeni kitabıma sponsor olacaktı
Ama
O da yavşak çıktı…
Onun için
Yeni yazdığım kitabımın bile
Baskısını yapamıyorum…
Muhaliflikte bir yere kadar,
Sayın Cumhurbaşkanına teşekkür etsek
Kitabımız basılır
Ve
Bütün kitaplarım yok satar…
Haaaa,
Cüneyt’te öldüğüne göre,
Cüneyt’ lik yapmaya gerek yok…
Zaten
Bir gün herkes
Fenerbahçeli olacak dendiği gibi,
Bir gün herkes AKP’li olacak,
Tamam kabul ettim,
Geliyorum,
Geliyoruuuuuuummmmm…
…
“Ula
Sana diyrim,
Kime gidiysin çabuk söyle,
Ulaaaaaa,
Kime gidiysin daaaa” diye,
Hanımın elinde saçlarım çekip, duruyordu…
Zaten
3-5 tane kalan saçımı koparmıştı…
Meğer
“Geliyorum” diye bağırmamı,
Bir kadına söylediğimi sanıyormuş…
Neyse
Kâbus gördüğüme
Zor inandırmıştım onu…
Epey arası geçti,
Cevat Hocaya gidip
Güzel bir okunayım…
Bu duygularla
Hoş kalın, hoşça kalın…