Trabzonspor için kayıp sezonun elle tutulabilecek tek hedefi, Ziraat Türkiye kupası kaldı ve bu kupa gerçekten camiamız için çok önem arz etmektedir diye defalarca söyledik.
Şimdi bu önemli turnuvanın Bodrumspor ayağını evimizde oynadık.
Aslında iki gündür Trabzon’da çok karışık duygular yaşanıyor! Sevinç, hüzün, mutluluk, duygusallık hepsi bir arada!
1 Nisan‘da Trabzonspor U19 takımı, İtalya’nın güçlü kulübü İnterin U19 takımını 1-0 mağlup ederek yarı finale kaldı. Ve sadece camiayı değil bütün ülkeyi, futbol severleri sevince boğdu.
2 Nisan‘da Trabzon Maçka ilçemizin yetistirdigi, ülkemizin en büyük sanatçılarından ve çok sevilen sevgili Volkan Konak’ın Maçka’daki köyünde cenaze merasimi vardı. Onbinlerce insan bu merasime akın akın katılım sağladı ve kuzey’in oğlunu ebediyete uğurladı.
Ve yine bugün yani 2 Nisan‘da çok sevgili canımız ciğer paremiz Trabzonspor’un kayıp sezonda başarı kovaladığı tek kulvar olan, Türkiye ziraat Kupası’ndaki rakibi Bodrumspor ile müsabakası vardı.
Dün gençlerin maçında olduğu gibi bugün de A takımın maçında tribünler tıklım tıklım doldu.
Taraftarın takımlarını sahiplendiği kadar, A takım oyuncuları takımı sahiplenmiyor diye düşünüyorum.
Oynanan oyuna bakıldığında, pozisyon bulmakta zorlanan, sert mücadeleden kaçınan, bireysel hataların olduğu ve ayrıca yavaş bir oyun anlayışıyla mücadele etmeye çalışan bir oyuncu topluluğu var Trabzonspor’da.
Kayıp sezon dedik, taraftarın ve takım karizmasının tek umudu kupa dedik, çeyrek finale kadar gelmişsin, şunun şurasında iki maç kalmış hem kupaya, hem Avrupa’ya ama senin ortaya koyamadığın mücadele ve hırsa neden ilk devre Bodrum’dan acemice iki gol birden yiyorsun.
Daha maçın en başında Banza ile golü bulmuşsun, 1-0’lık üstünlük eline geçmiş, bu moralle rakibi oyun dışı bırakman gerekirken, sen iki sıradan hatayla, iki gol yiyip, taraftarında takımında demoralize olmasına neden oluyorsun.
Maçın ikinci devreside savruk ve kopuk oyun aynen devam etti. Oyuncuların bireysel hataları, final paslarındaki başarısızlık oldukça saç baş yoldurdu.
Pozisyon arayan Trabzonspor, Bodruma pozisyonda verdi. Trabzonspor’un topu direkten dönerken, Bodrumun kalemize yolladığı şutlarında Uğurcan başarılıydı.
Dakikalar 75’i gösterdiğinde Trabzonspor rakibi karşısında baskısını oldukça artırdı. Bu baskı karşısında Zubkov’un ayağına direkt basan Fredy, 80.dakikada ikinci sarıdan kırmızı kart görerek oyun dışı kaldı. (Aslında pozisyon bana göre direkt kırmızıydı)
Maçın 88.fakikasındaysa Olay ikinci sarıdan kırmızıyla oyun dışı kaldı.
Fredy’nin Zubkov’un ayağına basma şiddetiyle, Okay’ın rakibine vurduğu dirseğin şiddetini aynı ceza ile cezalandıran sistemin çürümüş yerli hakem zihniyeti kurbanı olduğunu düşünüyorum.
Avrupa’dan bir çok konuyu örnek aldığımız bir ortamda, futboldaki hakem yönetimlerini nedense örnek alamıyoruz.
Bugün ben bile izlediğim Avrupa maçlarında bu ve buna benzer hatta bunlardan daha sert pozisyonlarda bile hakemlerin kart vermediğini,
penaltı vermediğini defalarca izledim gördüm.
Demek ki bizim Türk hakemleri daha 40 fırın ekmek yemesi lazım.
Hakem maça 5 dakika ilave süre ekledi, bu süre içerisinde de skorda değişiklik olmayınca, normal süre 2-2 beraberlikle tamamlandı.
On beşer dakikadan iki devre daha maç oynanmak üzere, mücadelede uzatmaya gidildi.
Uzatma dakikalari içerisinde Trabzonspor’da Zubkov harika bir gol imza atarak skoru 3-2’ye getirdi çok şükür.
Fatih Hoca hafta sonu oynanacak olan Fenerbahçe müsabakasını da düşünüyor olacak ki, Zubkov’u dışarı aldı fakat, bu oyuncu değişikliğinde sonra Mendy’nin kırmızı kart yemesi kalan dakikalarda takımı zorda bıraktı diyebiliriz.
Ancak zordan bahsetmişken, Zorbay’ın çok kötü yönettiği maçta, Zorbay’ın zorladığı Trabzonspor, turu zorla da olsa geçti.
(2010-11 ŞAMPİYONU TRABZONSPOR)