Şimdi bakıyorum ki, CHP liler havalara uçuyorlar. Demokrasiden, halk iradesinin ne kadar önemli olduğundan söz ediyorlar. Tv. Ekranlarında ağızları kulaklarında ballandıra ballandıra anlatıyorlar.
Kendilerince Ak Partiyi alt ettiklerini artık bundan sonra Ak Partinin geriye gideceğini büyük bir keyifler anlatıyorlar. Haklıdırlar ben kendilerini tebrik de ettim. Tabii ki, beğenip onayladığımdan değil madam ki, bir seçim kazanmışlar ben de tebrik ediyorum.
Peki İmamoğlu neden kazandı?
Bu sorunun en önemli cevabı Ak Partinin kulaklarının iyice sağır olduğundan, kimseleri dinlemez bir yönetim kademesi olmasından kazandı. Bu bağlamda çok da iyi olmuştur. Bir musibet bin nasihattan iyidir derler.
Zaten bu Ak Parti yönetimi, sadece İstanbul’u kaybetmedi. Başta Ankara olmak üzere, Antalya, Adana, Bolu ve Adana gibi pek çok yerde kaybetti. Hatta benim ilçem Yomra’da bile kaybetti. Bu yönetimde kafayı kuma gömmüş bir takım kimseler var. Bunları sayın Erdoğan’ın görmesi ve derhal tasfiye etmesi şarttır.
Aslında Ak Partinin seçim kaybetmeyi gerektirecek boyutta bir icraati olmadı. Ülkemize çok önemli ve çok büyük hizmetler yaptı. Bunları inkar etmek çok büyük insafsızlıktır.
Bir defa 23 bin km duble yol yaptı ki sadece bu başlı başına büyük bir gelişmedir. Bu trafik kazalarının tam yari yarıya inmesine neden oldu. Hemen herkesin altında bir otomoil, yüzbinlerce konut, hava alanları, 25 den 56 ya çıkarıldı. Herkesin uçakla yolculuk yapabildiği bir ülke haline geldik.
İstanbul ilimizde üçüncü köprü, denizin altından trenvay, kanal İstanbul, üçüncü büyük hava alanı, doğalgaz vs. saymakla bitmeyen bir hizmet zinciri.
Bütün bunları yapan bir iktidar hiçbir zaman iktidari kaybetmez etmemelidir.
Tabii ki, Ak Parti bütün bunları iyi bir şekilde halka anlatabilmiş değildir. Bu da partinin ayrı bir kusurudur.
Ak Partinin İstanbul seçimlerini kaybetmesinin bir diğer nedeni de, çok büyük bir seçmen kitlesi gençlik, Ak Partinin İstanbul’u teslim aldığı tarihteki halini kesin olarak bilmiyor. İstanbul ne halde idi. Trafiği keşmekeş, hava kirliliği, çöp yığınları, akmayan sular, patlayan çöplükler vs. say sayabildiğiniz kadar.
Diğer bir neden ise İstanbul seçimleri sirasında özellikle de 31 Martta sandıklara gereği gibi hakim olamadı. Diğer yandan tekrarlanan 23 Haziran seçimleri sırasında başta Erdoğan olmak üzere çok kötü bir dil kullanmıştır. Bu dil de seçmeni iyice çileden çıkarmıştır
Kızan seçmen Ekrem İmamoğlu’na daha büyük teveccüh göstermiştir. Bütün bunlar İmamoğlu’nun işine yaramıştır.
Tabii ki, netice itibari ile bunun da iki parti (Ak Parti ve CHP) için çok önemli bir sınav olacağını unutmamak gerekir. Şayet, E.İmamoğlu gerçekten başarılı olursa ne güzel varsın olsun. Bizler yanılmış olalım. Bizim amacımız, kimin başkan olması değil, kim daha başarılı olacaksa o başkan olsundur.
Ama Ak Parti, kim ne derse desin bu ülkenin çok önemli bir partisidir. Hepimizin iktidar gücü kullananlara başarı dilememiz ve onların başarılı olmasından üzüntü değil sevinç duymamız gerekir.
25.06.2019 M.Sadullah SAĞLAM