Trabzonspor ligde zirve yarışı İçin Konyaspor ile Akyazı’da mutlak kazanması gereken bir maça çıktı. Abdullah hoca sahaya sürdüğü 11 ile takip edenleri şaşırtsada bu 11’in daha önce bir iki ufak farklılığıyla içerde Monaco’yu 4-0 yendiğini hemen hatırlıyorum.
Bu akşam Dört stoperle defans hattında oynadı Trabzonspor, Eren kart cezalısı olduğu İçin Denswil, Larsen’in yerine ise Hüseyin Türkmen’i izledik.
Maç önünde hocanın yayıncı kuruluşa verdiği röportajda, Trabzonspor her zaman her platformda var ve yarışın içinde olacağız, ayrıca üst üste ikinci şampiyonluk çok harika olacak bunun İçin çalışıyoruz dedi. Hocanın bu açıklamasından mütevellit kendine güvenip hep ve tam destek olmamız şarttır.
Beklenildiği gibi Trabzonspor maça oldukça istekli, hırslı ve kendinden emin başladı, zaten hemen oyun üstünlüğünüde eline aldı, bu oyun üstünlüğü maçın 14 ve 27. dakikalarında iki net penaltı getirdi, bu penaltıların ilkini Bakasetas ikincisini ise Trezeguet gole çevirince maçta bir anda Trabzonspor 2-0 üstünlüğe geldi.
Bu skor Trabzonspor’un elini rahatlattı fakat, bu rahatlık her zamanki gibi rehaveti getirdi, oyun üstünlüğünde gerileme olan Trabzonspor Konyaspor’un oyuna ortak olmasını sağladı, maçın ilk devresine hakem 8 dakika ilave ekleyince bu dakikalar geçmek bilmedi derken, uzatmanın 8.dakikasında Mame Diouf çok şık bir gol attı ve skoru 2-1’e getirerek soyunma odasına gittilerki, bu moral motivasyon açısından Konyaspor’a katkı verebilirdi.
Orta alanda Hamsik ve Gbamin oldukça iyi oynadılar, Trezeguet bildiğimiz gibi ve solbekte Denswil’in iyi işler yaptığını, hücuma destek verdiğini gördük, aynı oranda sağ bekte Hüseyin’in den iyi oyun gördük ancak hücuma destek konusunda bir varlık göremedik. Stoperde Hugo ayakta kalırken, ileride Gomez bir varlık gösteremedi, sağ açık oynayan Abdülkadir’in ise zaman zaman iyi ama zaman zamansa etkisiz kaldığını gördük.
Konyaspor’da İlhan hoca bir anda 2-0 mağlup duruma düşünce, maçın 35 ve 36. dakikalarında erken müdahale ile iki oyuncu değiştirerek oyuna ortak olunca, bu hamleler sonucu golü bularak yaptığı hamlelerin etkisi ile meyvesini alarak devre arasına girmesi onlar adına olumlu bir gelişmeydi.
İkinci devre beklendiği gibi Konyaspor’un üstünlüğü ile başladı ve çok tartışmalı bit pozisyon da yine Diouf gol attı, bu gol varda uzun süre incelendi fakat, Diouf’un topu eliyle önüne aldığını ne hikmetse göremediler ve dolayısıyla golü verdiler. Bu golle maçta 2-2 eşitliği sağlayan Konyaspor arkaya yaslanınca Trabzonspor’un baskısını gördük.
Trabzonspor’un baskısı uzun süre golü getirmedi fakat, maçın 90. dakikası gelmesine binaen, sakatlıklar nedeniyle çok duran maçan sonuna hakem 11 dakika ilave etti.
Kalan sürede Trabzonspor baskıyı sürdürdü ama aradığı golü bulamadı. Evinde 2-0 galip durumdan 2-2 beraberlikle maçı tamamlıyorsan bunu bana açıklayamazsın. İlk 11’i gördüğümde 4-0’lık Monaco maçı gelmişti fakat, bu maçta o maça dair oynan futbolum F sini göremedik.
Ne demek efendim evinde 2-0’dan maçı kazanamamak. Trabzonspor’da sorgulanması gereken noktalar olduğunu düşünmüyorum, Avrupa’da başka Türkiye’de başka futbol oynuyorsun, demekki sen maç seçiyorsun, eğer sen vitrin maçı seçiyor da, buna göre performans sergiliyorsan sen kötü niyetli olduğun kadar iyi futbolcuda değilsin demektir.
Bu mağlubiyetin bedeli çok ağır olacak, çünkü kazanıp puanını 24 yaptığında Fenerbahçe’nin ardından 2. sırada kendine yer bulacakken, kazanamayıp 22 puanla 7. sırada kakıyorsun ki, bu ikisinin arasındaki psikolojik etkiyi anlatmama gerek yok herhalde.
Maç önünde hocanın verdiği röportajdan bahsettim, buradan anladığım, demekki oyuncular hocası kadar inanmıyor, inanmayıncada sonuç bu oluyor ve sonuç bu oluncada takıma inananlara çok yazık oluyor.
(TÜRK FUTBOLUNDA ADALET 2011’DE KAYBOLDU)