Türk Ekonomisi tam anlamıyla Allah’a emanet. Ekonominin üst düzey bürokrat koltuklarında oturanlar, ekonominin (E) sini dahi bilmiyorlar.
Bakmayın siz ala ile vala ile o koltuklarda oturup ballı maaşlar alan yetkililere. Sizlere yemin ederim ki, bu işlerden zinhar bir şey anladıkları yoktur
Onlar yetkili fakat etkili olmayan birer (tabirimi mazur görün) kâğıttan kaplandırlar.
Sokaktan bir adam oturtsanız o koltuklara en fazla bunlar kadar kötü yönetebilirler bu ekonomiyi.
Bu kadar beceriksiz ve yeteneksiz insanları hiçbir yerde bulup iş başına getiremezsiniz. Buna da bir yetenek gerekir galiba.
Arkadaş çok mu zor bir ekonomiyi adam gibi yönetmek? İlla ki bu milleti delirtmeniz mi gerekir.
Şunun şurasında alacağınız bir iki tedbir bu işi kökünden söker. Kimden korkuyorsunuz bu tedbirleri almak için.
Bakın ben size alacağınız tedbirleri kısaca anlatayım.
Birinci tedbiriniz maaş ve ücretliler arasında yarattığınız devasa uçurumları lütfedip ortadan kaldırın.
Çünkü bu resmen haram yemektir. Üstelik devlet eliyle yapılan bir hukuksuzluktur.
Kimine on bin lira verirken kimine bir milyon dörtyüz binlira vermeyin. Bunu hangi vicdanla yapabiliyorsunuz?
Mecliste hiçbir iş yapmayan vekillere ikişer yüzbinlira vermeyin. Üstelik bu meclis vatandaşın hakkını koruyacak olan bir merci değil mi? Yani biz kendimizi ezen insanlardan medet umuyor durumdayız. Bunan halk dilinde bir adı var da ben burada söyleyemem.
Sanki Milletvekilleri bulunmaz hint kumaşı. Siz o paraların dörtte birini verin size milyonlarca vekil bulayım.
Vekillerimiz el kaldırıp el indirmekle bir ayda aldıkları paraları hayatını çalışmakla geçiren vatandaşlarımız bir yılda bile alamıyor. Bu nasıl bir vicdandır.
Hele şu koltuklarında akşama kadar oturup sağa sola sallanan bürokratlar var ya, ben onlara büsbütün deli oluyorum. Her birinin altında son model arabalar istekleri yere, yurt dışı dâhil gidip gelmeler, ooohhh safa da onların sefası.
Ballı maaşlar yüksek perestişler ne desem bilemiyorum. Bunları tarif etmeye cümle bulamıyorum. Sorsan hepsi dindar ahlaklı ve maneviyatçı. Batsın böyle ahlak ve dindarlık ve de maneviyat.
Çalışanlar arasında çalışma süresi çok maaşı az, çalışma süresi az aldığı para çok, çok çalıştığı halde az maaş alan emekliler, az çalıştığı halde çok para alan emekliler ortalarda feveran ederken bunları gören kimse yok.
Amma çok maneviyatçı ve dindar bürokratlarımız var ya bu herkesin karnını doyurmaya kafi gelir galiba.!
Bu ülkede eğitiminiz az olabilir, bunun bir önemi yok. Makam kaptıysanız yaşadınız. Bu da torpille oluyor. Bunları bilmeyen yok. Müsebbiplerinden hiç kimsenin aldırdığı yok. Utanma zaten kimsenin kitabında yazmaz.
Peki biz bu zulümlere ve bu haksız uygulamalara maruz kalan vatandaşlar ne yapsın biri çıkıp bana söylesin.
Halkın arasında bir iktidar milletvekili göremediğim gibi muhalefetin vekillerinden de kimseyi göremiyorum. Ama niye gelsinler herkes kendi konumunu çok iyi biliyor. Halinden de memnun.
Vatandaşların soracağı soruların onlarda cevabı yok.
Orkestrayı yöneten en baştaki Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün bunlardan haberi yok galiba. Yoksa var da elinden bir şey mi gelmiyor burası bana karanlık. Bir başka seçenek daha var ya onu yakıştıramıyorum.
Ak Parti iktidara geldi geleli bütün seçimlerde kendilerini daima desteklemiş bir parti üyesi olarak bütün bunları yazıyorum. Evet, bu ülkede güzel işler de yapıldı. Bunu inkâr etmek mümkün değil. Zaten kendilerini onun için seçtik.
Devletin üst kademelerinde çöreklenmiş millet için hiçbir özelliği ve güzelliği olmayan ballı maaş almak dışında hiçbir iş yapmayanların oralarda oturmaya devam etmeleri halinde bundan sonra benim bu partiye desteğim yoktur.
Artık milletle ilişkisini kesmiş vekillerin ve bürokratların devleti yönettiği bir döneme girmiş bulunuyoruz.
Devlet çarkının yapısal değişikliklere acil ihtiyacı var. Halk alarm veriyor. Gören yok.
Galiba iktidarın pili bitti.
18.07.2024 M.Sadullah Sağlam