İnsan sürekli, almak ister, vermenin güzelliğini bilmeden, bir kişi ne kadar çok alıp, istiflerse, kişinin sorunları da o kadar çoğalır. insanlar bunun farkında değil, almak demek sorunu, problemi de yanında getirmek demektir. Vermek ise her şeyden özgürleşmek, bütün sorunların gitmesi demektir. Derler ya! büyük başın derdi, büyük olur. Başınızı derde sokmamak için alıcı değil verici, olmanız gerekmektedir.
Alma, beklenti, istifleme, tutma, tutunma, vs. bunlar yılların kalıpları, bu kalıplardan insan kolay kolay kurtulamaz. Çözüm var mı? evet var. Dünya Değişim Akademisindeki Değişim proğramlarını uygulanarak, kendi içimizdeki zenğinliği, keşfederek ve maddeyi aşarak bu durumdan, kurtulabilirsiniz. Aksi taktirde, kişi dışa dönük enerji ile sürekli biriktirme ve alma isteği ile bu durmu engeller.
Bu durum ile ilğili, Dünya Değişim Akademisi Uzmanları neler diyor;
''Vermek her zaman fedakarlık, almak ise bencillikile ilgilidir. Her nefes verişinizde fedakarlık yapıyorsunuz alışınızda ise bencillik. Ama nefesi verip tutuğunuzda ise ötesine geçmiş olursunuz. Birine birşey vermek fedakarlık ama bu fedakarlık kişiye yarar sağlayacakmı? Kime ne verdiğinizde çok önemlidir.
Bir dükkana girip sigara almak için para veren insan fedakarlık yapmış olur ama bu fedakarlık bencilce ve cahilcedir. Çünkü birincisi, kişi kendini düşünerek para veriyor ve ikincisi, bu tür eylem herkes için zararlıdır.
Ayrıca insan kendini düşünmeden, iyilik namına para verebilir ama bu tür fedakarlık da olumsuz sonuçlara neden olabilir. Sonuç olarak, insan varoluşun gerçeklerinden bihaberse yaptığı her fedakarlık her zaman acılara neden olacak ve kişinin tekamülüne (gelişmesine) katkıda bulunmayacaktır.''
Yani kişi insanlık için olumlu şeyler yaparak, pozitif fedakarlıklarda bulunarak kendi gelişimini de sağlamış olur. Şunu unutmamalıyız ki evrendeki her canlı varlıklarla, bağımız var. Birine zarar vermek demek,kendimize zarar vermek demektir. Bunun bilincinde olup yapıcı eylem ve fedakarlıklarda bulunmak en iyisidir.
GERÇEK FEDAKARLIĞIN FARKINA VARMANIZ DİLEĞİMLE...