Psikolojik çöküntü, sinir ve gergin bir ruh haliyle geçirdiğimiz son günlerde futbol, futbol olalı böyle entrikalar, blöfler, tehditler ve çirkeflikler görmemişti.
Trabzonsa oynadığımız fener maçının yankılarını halen üzerimizden atamadan, bugün bir Konyaspor müsabakası için deplasmanda sahaya çıktık.
Maçın başlama düdüğüyle Trabzonspor’lu oyuncular, TFF’nin aldığı kararları ve Fenerbahçe’nin artık bıktıran şımarıklarını ve tutuklu olan taraftarların tutukluluk halini protesto için yaklaşık bir dakika orta alanda kenetlenerek maça başlamadı.
Bu protesto eylemlerinin,
adil rekabet ve adalet için artarak devam etmesini temenni ediyorum.
Ancak ve maalesef futbolumuzun sahibi olmadığı için hiç bir şeyin düzeleceğide yok, böyle devam ederse futbolumuz ve marka değeri daha çok düzülür.
Trabzonspor maça oldukça iyi ve hızlı başladı. Baskılı bir oyunla Konyaspor’u henüz ilk dakikalarda kendi sahasına hapsetti.
Takdir edersiniz ki, hem eksik oyuncuların etkisi, hem futbolumuzdaki adaletsizliklerin ve haksız rekabetin etkisi takımı oldukça etkiliyor.
Maçın 19.dakikasında Meunier’in asistiyle buluşan Trezeguet, ceza alanı dışından o kadar harika bir şut attıki, top kalecinin uzanamayacağı yerden üst direğe çarparak, yılın golüne aday bir gol oldu.
Ben ve bütün Trabzonspor taraftarı bu muhteşem golü, haksız rekabette sınır tanımayan takiplerimize ve korkusundan görevini adil şekilde yapamayan TFF yetkililerine hediye etti. Bu skorla ilk devre geçildi.
İkinci devre Konyaspor’un üstünlüğü ile başladı. Daha istekli, baskılı ve gol arayan taraf, doğal olarak küme düşme riski bulunan Konyaspor’du.
Fakat, Trabzonspor ne yaptığını bilen, sahada güçlü duran bir anlayışla sahadaydı.
Dakikalar 59’u gösterdiğinde Trabzonspor penaltı kazandı.
Bu atışı usta ayak Vişça şık bir vuruşla gole çevirince skor 0-2 oldu.
Futbolu gerçekten özlemişiz!
Milli arada bu özlem katlanarak arttı çünkü, fener derbisinden mütevellit bayağı bir canımız sıkıldı.
Haksız rekabetle ve şımarık rakiple uğraşmak gerçekten çok zor.
Futbol sahada kaldığı zaman güzel ama, sahada kalmasına müsade etmiyorlar.
Bu nedenle futbolun güzel olduğunu ama bazı paydaşlarının çirkin, kötü ve acımasız olduğunu düşünüyorum!
Böyle oluncaya alın futbolunuzu başınıza çalın diyesi geliyor insanın.
Konyaspor bu gole rağmen mücadeleyi bırakmadı.
Ligde oldukça tehlikeli yerde olduklarından, mutlak puana ihtiyaçları var.
Maçın 79. dakikasında ceza alanına gönderilen bir topu, N’Zonzi çok şık bir vuruşla Konyaspor’un golü olarak ağlara gönderdi. Skor 1-2 oldu. Fakat,
Yukarda söyledim ya, Konyaspor ne kadar çok baskı kurarsa kursun, Trabzonspor sahada tecrübesi ile yaralıyordu. Ve maçın 89. dakikasında Fountas Trabzonspor’un 3. golünü kaydetti.
Fountas’ın golüde ceza sahası dışından tam bir füze diye tabir edilen şekilde ağlarla buluştu.
Bu golde futbolumuzdaki bozuk zihniyet ve bozuk düzene gelsin inşallah. Skor 1-3
Gol ve galibiyet her zaman güzeldir ve sevindiricidir ancak, bu maça dair ayrı bir sevinç yaşadık.
Uzun zamandır sakatlığı nedeniyle takımdan ayrı kalan yıldız oyuncumuz Orsic’in maçın sonuna doğru süre alması oldukça sevindirici bir gelişmeydi.
Hakem maçın sonuna ayıp olmasın diye 9 dakika ilave etti ve bu 9 dakikada da değişen hiçbir şey olmayınca maç 3-1 Trabzonspor’un üstünlüğüle sona erdi.
(2010-11 ŞAMPİYONU TRABZONSPOR)