Hayatımızın büyük bir bölümünde vaz geçemediğimiz bir takım kötü alışkanlıklarımız var. En vazgeçilmezimiz Trabzonspor taraftarlığı ve taktik teknik olarak fikirlerimizin açıkça beyanı gibi.
Trabzonspor’un kurulduğu 1967 senesinden beri, Trabzonspor’un başarılı, başarısız yani şampiyonluklar kazandığı ve kazanamadığı dönemler dahil, her zaman futbol uleması yanımızı hiç çekinmeden, fikir ve önerilerimizi beyan ederek, zaman zamansa çok ağır eleştirilerle ortaya koymaktan hiç vazgeçmedik.
Yıllardır TV lerdeki bütün spor programlarında ve yazılı spor basınında Trabzonspor taraftarı, hatta Trabzonlular futbolu bilir, hem de iyi bilir diye sürekli duyduk.
Tamam, hem Trabzonlu olup, hemde Trabzonspor taraftarı olanlar muhakkak futbol bilgisi ile alakalı bir fikri bir bilgisi vardır ve açıkça bunu beyan ederek ortaya koymaktan da hiçbir zaman çekinmemiştir tamam anladık ama, bir de gerçek diye bir şey var.
Gerçek nedir?
Gerçek ortada olan, aleni gözüken, çalışma, gayret, alın teri ile verilen emek, bu emeğe hiç mi saygımız olmayacak?
Olacak, olmalı.
Tamam fikrini görüşünü ortaya koy, fakat yapıcı ol yıkıcı değil!
Ne demek daha ligin ilk müsabakasında, bölüm bölümde olsa iyi bir oyunla üç puanı hanesine yazan takımına, oyuncuna, hocana ağır eleştiri, ayıptır yazıktır, günahtır kardeşim.
Takımına, hocana oyuncuna güvenmeyebilirsin, güvenmek zorunda da değilsin fakat, bu senin anlayışına göre senin düşüncendir, böyle düşünüyorsun diye bu düşünceni sosyal medyada paylaşman her şeyin senin istediğin gibi olacağını, takımın düzeleceğini, şampiyonluğa senin fikirlerinle ulaşılacağını sanıp, birde takdir beklemek en hafif tabirle cahilane bir saftirikliktir.
Futbol anlayışın, bilgin ve önerilerin olabilir buna saygı duyarım fakat, bu bilgini fikrini gayet mütevazi bir üslupla paylaşabilir, yapıcı eleştirilerde bulunabilirsin bunda hiç bir sıkıntı yok. Hakarete varan eleştiriler, umutsuzluk içeren paylaşımlar ve bunu ısrarla sosyal medyada paylaşmalar maalesef, başarıya olan inancı umutsuzluğa akabinde başarısızlığa sevketmektedir.
Siz bu olumsuz ve hakarete varan düşüncelerinizi dost sohbetlerinizde, kahvehane köşelerinde dile getirebilirsiniz bunda bir sıkıntı yok, sosyal medyada bu düşüncelerinizi paylaştığınızda eleştirdiğin kişiler ve oyuncular bunu görebiliyor, sen sadece kendin gibi olanlarınmı sosyal medya kullandığını düşünüyorsun? Böyle düşünüyorsan yanılıyorsun çünkü eleştirdiğin insanlarda sosyal medya kullanıyor, bütün olumsuz eleştirileri görüyor ve buna mukabil umutları inançları gardları düşüyor.
Senin bundan haberin bile yok, sen bu durum karşısında sadece haklı olduğunu düşünerek eleştiri dozunu böbürlenerek dahada artırıyorsun ve sonra ne oluyor biliyor musun? Gitti koca sezon geçmiş olsun, veleddalin amin.
Hayatımızdaki kötü alışkanlıklarımızdan vaz geçebilmeyi bir başarabilsek bir çok şeyi aşacağız, 2021-22 sezonunda kazandığımız şampiyonluk ta gösterdiğimiz sabır ve verdiğimiz destek sonucu yaşadığımız mutluluk gibi.
Senden özel hayatındaki kötü alışkanlıklarından vazgeçmeni isteyen yok, evinde eşine çoluk çocuğuna, akrabalarına, arkadaşlarına karşı yada işinde iş arkadaşlarına, işçilerine, müşterilerine karşı, mahallede bakkala, manava, kasaba, terziye, kahveciye karşı alışıla gelmiş kötü davranış yada kötü alışkanlıklarından vaz geçme, bunu senden isteyen yok, tabi bu ağır eleştirileri bu kişilere karşı yapabiliyorsan, yerse!
Çünkü Biz insanın yüzüne değilde arkasından kolay yapıyoruz bu işi.
Yapmayalım, Trabzonspor söz konusu olduğunda lütfen alışıla gelmiş, ağır eleştiri içeren bu kötü alışkanlıklarımızdan vaz geçelim. Vaz geçelim ve izleyelim, göreceksiniz ki daha kolay başarabiliyoruz.
(2010-11 ŞAMPİYONU TRABZONSPOR)