Türkiye’de siyasetçiler arasında yıllardan beridir devam eden siyasi bir düşmanlık bütün milletimizin canını fazlasıyla sıkmıştı.
Tabiri caizse “Kimse burnundan kıl aldırmıyordu” kim kime daha galiz sözlerle saldırıyorsa o sanki kendisini biraz daha üste çıkmış kabul ediyordu.
Bu son derecede can sıkıcı siyasetin, artık geride kalması gerekiyordu.
Özgür Özel, bu siyasi yumuşama ve olgunlaşma sürecini Erdoğan’la görüşerek başlatma cesaretini, kimi şer çevrelere rağmen başarmıştır.
Başlatılan bu süreci fevkalade önemsiyorum.
Keza Erdoğan’ın da bu sürece olumlu bakarak devamını talep etmesini taktirle ve sevinçle karşılıyorum. Her iki lider de böyle bir sürecin başlatılmış olmasından kamuoyu nezdinde büyük takdir kazanmışlardır.
Kavga ve dövüşün olduğu bir ortamda toplumsal barış büyük yaralar alır. Halkın birlik ve beraberliği bozulur. Böyle bir durumdan sadece ülkemizi sevmeyenler hoşlanır.
Bu ülkede bazı huzur bozucular hariç hepimiz kardeşiz.
Huzur ve güvenin olduğu yerde üretimde de olur. Bilim de olur. Hatalar da daha hızlı düzeltilir.
Bu nedenlerle kavgadan uzak medeni insanlar gibi siyasilerimizde birbirleri ile görüşüp konuşabilirlerse, her türlü problemin üstesinden gelebilmemiz mümkün olacaktır.
Ülkemizin birlik ve beraberliğini dinamitlemek isteyen ve bunun için tetikte bekleyenlerin her zaman olduğunu asla unutmamak gerekir.
Başta bütün siyasi partilerimiz olmak üzere her bireyin milli birlik ve beraberliğimize hizmet etmeyen söylem ve eylemlerden mutlaka kaçınmalıdır.
Bundan maksadım eleştirilerin olmaması, yapılan yanlışların üzerlerinin örtülmesi manası çıkarılmamalıdır.
Sistemin yanlışlara karşı kendi savunma sistemleri vardır. O sistemlere yanlışlar gider ve oralarda devlet mekanizmaları tarafından gereği yapılır.
Adalet sistemimizin başka bir görevi yoktur.
11.06.2024 M.Sadullah SAĞLAM