Siyasi iktidar bu kadar yıl görevde kalınca ister istemez yıpranır. Muhalefette bulunan parti veya partiler hiçbir muhalefet faaliyeti göstermeden iktidara gelebilirler. Bizdeki muhalefet her türlü gelişmenin kendi lehlerine olmasına rağmen iktidar olamıyor.
Akademisyenlerimizin bu konuları derinlemesine inceleyerek raporlar hazırlaması ve kitaplar yazması gerekir. Yarının genç siyasetçilerine bir yol gösterici olması bakımından bu çok önemlidir.
Enflasyon rakamları yükseliyor iktidara göre %20 lerde muhalefete göre %30-35 lerde . Peki bu sorun nasıl çözülür diye muhalefete sorarsınız cevap “Ben çözerim veya biz çözeriz” Nasıl çözersiniz bir cevabı yok.
Gelir dağılımında büyük bir adaletsizlik var bunu nasıl çözersiniz. Cevap gene “ben veya biz çözeriz”
Terörle nasıl mücadele edeceksiniz? Teröristleri serbest bırakıp terör yapanlara hoş görü ile bakarak mı? Cevap gene aynı “Ben veya biz çözeriz”
Dolar veya döviz fiyatları yükseliyor ve çalışanların gelirleri giderek eriyor bunu nasıl çözersiniz?
Hep aynı cevap ben çözerim size söz veriyorum.
Örnekleri artırmak mümkün, yani neyi nasıl çözeceği belli olmayan sadece kuru iddialar ileri süren bir muhalefet var bu ülkede. O yüzden de iktidar olamıyor. Daha doğrusu iktidar olmak istemiyor. Durum onu gösteriyor.
İktidar olmak tabiri caizse elini taşın altına koymayı gerekli kılıyor. Oysa bu muhalefet partileri CHP ve İYİ parti ile eklentileri böyle bir rizikoyu üstlenmeye niyetleri yok.
Ben bir vatandaş olarak yanımda yer aldığını ifade eden bir siyasetçinin kendi aylık gelirinin ne olduğunu merak ederim. Hangi gelir gurubuna dahildir benim halimden anlayacak bir kapasitesi var mıdır diye?
Yani konuşmaya başlamadan kendi gelirini açıklamasını ve bu gelirin kaynağının ne olduğunu bana bildirdikten sonra benim sorunlarımın çözümleri hakkında konuşmasını beklerim.
Bu ülkede hemen her siyasi kesimden kimi insanlar çeşitli kurumlardan ayrı ayrı maaş alıyorlar. Bunu herkes biliyor. Diğer yandan büyük bir işsizler ordusu var. Bundan da şikâyet var. Çelişkiyi görüyor musunuz?
Böyle adaletsizliklerin olduğu yerde işsizlik çözülür mü? Çözerim demekle bu işler olmuyor.
Nitekim Ankara, İstanbul, İzmir gibi büyük şehirlerde belediyeleri kazanan CHP oralarda halka verdiği hangi sözü tuttu? Hemen hiçbirini tutmadı. Ama oy tercihinde asıl etken ideolojik faktörler olunca işin rengi değişiyor.
İstanbul Belediye Başkanı E.İmamoğlu Belediyenin araç parkında fazla diye nitelediği ve gelirse satacağını belediyeye gelir kaydedeceğini söylediği araçları mı sattı gelir kaydetti hayır. Tam aksine yeni araçlar aldı. Öğrencilere burs vadetmişti kaç öğrenciye verdi bir açıklasın bakalım. Ekmeği suyu doğalgazı ve elektriği ucuzlatacaktı tam aksine bütün bu doğal ihtiyaç maddelerine zam geldi.
Dahası var bu belediyelerde su ve çöp sorunları baş gösterdi. Her gün tv lerde halkın yakınmalarını izliyoruz. İşçiler işlerinden çıkarılmayacak deniyordu ama binlerce işçi bu belediyelerden atıldı.
Siyasi ve ekonomik sorunlar, bilimle ve akılla çözülebilir. İdeolojik ve çıkarcı yaklaşımlarla asla çözülmez. Nitekim Cumhuriyetimizin 98.yıl dönümünü kutluyoruz ama henüz gelir dağılımını adil bir
düzeye getiremedik, insan hak ve özgürlüklerinde gerilerde kaldık. Adalet sistemimiz adaletten çok adaletsizlik üretir durumda.
Bu çarpıklıklardan beslenen sağcı veya solcu diye de kendini tanımlayan bir elit tabaka var. Ne yazık ki, bizler vatandaş olarak bu bir eli yağda bir eli balda zümreden kendi menfaatlerinden taviz vermesini bekliyoruz.
Bir örnek vermek gerekirse 25-30 bin lira asgari geliri olan milletvekilinden 2500 lira geliri olan insanlara ne fayda gelir? Fayda gelmiyor işte görüyoruz.
Çok ciddi bir irade ortaya koyarak, siyasi kariyer hesapları yapmadan görev yapabilecek bir iktidara bu ülkenin acil ihtiyacı vardır.
Aksi takdirde altında kalanın canı çıksın politikaları bu milleti çok daha uzun müddet ezecektir.
Benden söylemesi.
30 Ekim 2021 M.Sadullah SAĞLAM